“Deprem öldürmez bina öldürür” denir. “Deprem öldürmez unutmak öldürür” derim ben de. Özellikle imar aşamalarında unutulan zemin ve depremsellik koşulları ile ülkemizin inşaat uygulamalarındaki genel problemler unutulunca, önceki depremlerdeki acılarımız unutulunca her depremde enkaz altında kalarak can verir insanımız.
Anıtlar unutmamak için yapılır. Anıtlarla birlikte kentte izlerin silinmemesi, yıkılmış ve ayakta kalmış yapılardan simgesel olanların saklanması da önemlidir. Buna “kent izlerinin saklanması” denir.
6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremlerinde resmi rakamlara göre 53.537 insanımız, annemiz, babamız, evladımız, yakınımız yıkılan 38.901 binanın enkazında can verdiler. Can kaybı sayısının temel nedenlerinden biri önceki depremleri, acıları, imar planları hazırlanırken gereklilikleri, tekniği, insan hayatının değerini unutmuş olmamızdı.
6 Şubat depremlerinde Kahramanmaraş’ta bir bina, İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Kahramanmaraş Temsilciliği binası, çevresindeki büyük yıkımın içinde ayakta kalarak değil, tek bir çatlak oluşmadan depremi atlatarak simgeleşmişti. İMO Binasının farklı açılardan fotoğrafları deprem sonrası sıklıkla paylaşıldı.
İMO Binasında tek bir çatlak yoktu. Sadece bir cephesinde hemen yanındaki 11 katlı binanın üzerine devrilmesi nedeniyle duvarlarında küçük hasarlar oluştu.
İMO Binası neden yıkılmadı? Çevresindekiler neden yıkıldı?
İMO Binası 2011 yılında tamamlanmış ve 2007 yılında yayımlanan deprem yönetmeliğine uygun olarak projelendirilip inşa edilmiş.
1 bodrum katı var ve bodrum kat bodrum kat gibi yapılmış. Diğer yıkılan yapılarla önemli farklarından biri bodrum katı. Binanın bulunduğu zemin zayıf. Zayıf zeminlerde bodrum kat yapılması emniyeti artırır ancak diğer binalarda bodrum katlar genelde gömülü değil, yani yüzeyde, yani aslında bodrum kat değil. Gömülü bodrum katlar çepeçevre betonarme perde duvarlarla çevrili olmalı ki İMO binası bu şekilde. Diğer binalarda bodrumlar yüzeye çıkınca betonarme perde duvarlar da bu şartı sağlamamış.
İMO Binası zemininde yer altı su seviyesi çok yakın ve suyun etkisini uzaklaştırmak için sağlıklı bir yalıtım yapılmış.
İMO Binası sadece 3 katlı. Etrafındaki binalar genelde zemin + 10 katlı. Geldik mi imar sorunlarına? Ülkemizde inşaat uygulamalarında çok fazla sorun var. Bu kadar sorun varken deprem tehlikesi olan bölgede, üstelik zayıf zeminde yüksek kat imarı verirseniz depreme karşı güvenliğin en az yarısını çöpe atmış olursunuz! Şimdi aynı bölgede zemin iyileştirmesi yapıldıktan sonra bodrumlu ve azami zemin +5 katlı yapı yapılabiliyor. Depremden önce yüksek kat izni verilmeseydi can kayıpları büyük ölçüde önlenebilirdi.
İMO Binasıyla çevresindeki binaların en büyük farkı ise projelendirilmesinden yapımına hiçbir aşamada hiçbir rant kaygısı olmadan inşa edilmiş olması.
Sonra ne mi oldu? Hafif hasar bile almayan yapı görmezden gelindi. Alel acele rezerv alan planları oluşturuldu. Rezerv alanlarla ilgili tartışmalar yazının konusu değil ama ne mühendis olarak ne de hukukçu olarak tasvip etmediğim, mülkiyet hakkını ihlal ettiğini düşündüğüm düzenlemelerdir. Rezerv alan kapsamında hak sahiplerine bildirim yapılır. Kahramanmaraş İMO Binasının sahibi de İnşaat Mühendisleri Odasıdır. Bugüne kadar hiçbir bildirim gelmedi.
Rezerv alan planlamaları tamamlandı ve inşaatlar başladı. Planları paylaşalım.
Uydu görüntüsünde yeşille işaretli alanda yer alan İMO Binası ortada yok.
3 boyutlu görünümde yeşille işaretlenen yerdeki İMO Binası yok. Nereye uçtu sapasağlam bina?! Bu durum neyin göstergesi. İMO binasının yıkımına karar verilmiş ve sadece doğru zaman mı bekleniyor? Oldu bittiye mi getirilecek?
Reze alan içindeki tüm yapılar yıkılıyor ve 3 boyutlu görünümdeki gibi yenilenecek. Korunan tek bir yapı var, Cami.
Camiyi koruyun elbette ama simgeleşmiş ve tamamen hasarsız İMO Binasını dahi görmezden gelirken sadece Caminin korunmasının toplumda oluşturacağı antipatiyi de hesaba katın bir zahmet. Kaş yapayım derken göz çıkarmayın.
Tek bir bildirim yapılmadı İMO Binası için. Görmezden geliniyor ama şantiye başladı ve son hız devam ediyor. Belirttiğim gibi başlayan bina inşaatlarında zemin iyileştirmesi yapıldı ve zemin + 5 kat olarak inşa ediliyor. Depremden önce yapılamaz mıydı bunlar? İMO Binasına dönecek olursak bina şantiye ortasında kaldı, ulaşılacak yol da kalmadı. Ancak şantiye içinden geçerek ulaşılabiliyor. Şantiye sahası ana girişinden İMO’ya gidiyorum diyerek geçebiliyorsunuz. Fotoğrafını paylaşalım.
Fotoğrafta düşünceli şekilde şantiyeyi inceleyen benim. İMO Binasının fotoğraftaki cephesi 11 katlı binanın üzerine yıkılarak küçük hasarlar bıraktığı cephe. Binada bu cephe dışında tek bir çatlak yok.
Şantiye sahasında kalınmış olsa da İMO Binamızda hemen her gün heyetler ağırlanıyor. Yakın zamanda Çin’den gelen bir heyeti ağırladık. İMO Kahramanmaraş Temsilcimiz Ökkeş Buğra Dalkıran ile birlikte ben de heyete eşlik ettim. Binanın durumuna ve rezerv alan planlamasında yok sayılmasına, aslında yıkılmak istenmesine Çinliler de inanamadı. Yine bir Hans anladı Hasan anlamadı durumu.
İnşaat Mühendisleri Odası binanın korunması gerektiğini düşünüyor. Aklı başında ve depremi, yaşanan acıları unutturma amacında olmayan herkes aynı görüşte olmalı. Gerekirse deprem acılarının unutulmaması için çok sayıda objenin ve görselin paylaşılacağı bir müze de olabilir bina. Benim görüşüm hem İMO Kahramanmaraş Temsilciliği faaliyetine devam edebilir hem de binanın bir bölümü müze olarak kullanılabilir şeklinde.
İMO Binamızı yıkmayı düşünen varsa kusura bakmasınlar, yıkım düşüncesi rasyonel akıl yürütmenin sonucu olamaz. Binamız zaten simgeleşti. Binlerce fotoğrafı her yerde mevcut. Yıkılırsa yıkanlar da simgeleşir. Gelin binamızı yeniden acı yaşamamak adına bir hafıza anıtına çevirelim. Unutmayalım!