GÜNÜN YAZILARI

Devlet Bahçeli’nin DEM Parti ile tokalaşması

Bazı tereddütlere rağmen DEM Partililer Bahçeli’den gelen jesti olumlu karşılıyor. Tabii, Cumhurbaşkanı’nın Devlet Bahçeli ile birlikte nasıl bir plan yaptıkları henüz belli değil. Daha açıkçası, yeni bazı hamlelere hazırlanıp hazırlanmadıklarını da bilmiyoruz. Geçmiş dönemdeki açılımlarda MHP yoktu ve karşı tutum içindeydi. Bu kez eğer yeni bazı adımlar atılacaksa MHP’nin de işin içinde olma ihtimali belirmiş bulunuyor. Bu adımlar ne olabilir? Kürt sorununu çözüm konusunda dolaylı bazı arayışlar.

Bir üst aklımız vardı, bir de faiz lobimiz!

Vakti zamanında bir “üst akıl” vardı. Bir maymuncuk gibiydi mübarek, her kapıyı açıyor, her sorunun altında o yatıyordu. Sonra, hareket kabiliyetini mi yitirdi bilinmez, üst akıl usulca meydandan çekiliverdi. Zira yeni bir gözdemiz vardı: “Faiz lobisi”. Artık ne üst akla dikkatimizi çeken var ne de faiz lobisine lanet okuyan. Vazifelerini yaptılar, sıralarını savdılar ve ömürlerini tamamladılar.

Korumacılık hortladı: Türkiye’ye etkileri

Avrupa Merkez Bankası eski başkanı ve eski İtalya başbakanı Mario Draghi’nin AB Komisyonu’nun isteği üzerine hazırladığı raporda yaptığı teklifler arasında AB sanayiini desteklemek için 800 milyar euroluk bir fonun kurulması da vardı. Oysa rekabeti bozacak teşvikler DTÖ kurallarına aykırıdır. Ne yazık ki DTÖ ihtilafların çözümlenmesi mekanizması nerede ise 10 yıldır felç içinde olduğu için ABD, AB, Çin ve başkalarının kuralları ihlal etmelerinin bir yaptırımı kalmadı. Bu gelişmelerin neticesinde küreselleşmenin geriye gitmesi tehlikesi ciddi bir şekilde baş göstermeye başladı.

Depremde yaşanan ihlaller Birleşmiş Milletler gündeminde

Deprem sonrası yargılamalara bakıldığında müteahhitler, mühendisler ve mimarlar günah keçisi ilan edilmişler. Oluşan karanlık tablodan en çok siyasiler sorumlu olduğu halde, depremin üzerinden yaklaşık iki yıllık bir süre geçmişken bir iki istisna dışında hiçbir siyasi hakkında iddianame düzenlenerek yargılama faaliyeti yapılmamış. Bu yolla yargı erki aracı tutularak bir çeşit ayrımcılığa da imza atılmış. Birincil sorumluluğu üstlenmeyen devlet kurumlarının ortaya koyduğu bu pratik, depremden etkilenen yurttaşların adalete erişim haklarını ihlal ettiği kadar, oluşturulan negatif örnekle diğer devlet görevlileri açısından cezasızlık ve sorumsuzluğa da davetiye çıkarıyor.
- Advertisement -

Amedspor bir oyun oynadı ve 4-0 kaybetti

Esenler Erok maçı, galiba Ersun Yanal’ın “artık vakti geldi” dediği maç oldu. Yanıldı mı? Skora bakılırsa fena halde yanılmış görünüyor! Peki hem skor hem realite Ersun Yanal’ın yanıldığını söylüyor mu? Bu soruya evet demek hiç kolay değil. Takım iki kanadı da iyi kullandı. Bunu baz aldığınızda takımın ceza sahası içine ve çeperine yeterince top taşıdığını söylemek mümkün; üstelik bunlar düz dikine paslar değildi. Gayet örgülü, açılı ve seçenekli olarak takım o bölgeye kadar geliyordu. Bilindiği gibi, sonuç almak için rakip ceza sahası içine kadar gelmek, yeterli olmuyor; ayrıca o topu üç direğin içinden de geçirmek gerekiyor.

En Son Çıkanlar