Ana SayfaHaberlerAnalizPORTRE | Erdoğan’a sarılarak veda eden Musa Avsever: “Barut gibi” Kemalist-ulusalcı...

PORTRE | Erdoğan’a sarılarak veda eden Musa Avsever: “Barut gibi” Kemalist-ulusalcı bir general

Erdoğan ile 30 Ağustos’ta emekliye ayrılacak olan Kara Kuvvetleri Komutanı Musa Avsever’in dünkü vedalaşması dikkat çekiciydi. Duygularına hâkim olamayan Avsever’in ismi daha önce de çeşitli vesilelerle duyulmuştu. 2009’da Ergenekon davalarına giren Mustafa Balbay’ın günlüklerine göre (Balbay günlüklerinin tahrif edildiğini iddia etmişti) 2005’de bir yemekte Avsever’le karşılaşan Balbay “barut gibi” dediği generalin “Tayyip'i alıp arabanın arkasına diyor... Kızılay'da diyor vallahi işe yarayacağını bilsem, kendimi Kızılay’da yakarım diyor” dediğini not etmişti. 15 Temmuz gecesi telefonla A Haber’e bağlanarak “Bu ajanların darbe vurmasına fırsat vermeyeceğiz” diyen Avsever’in adı, 14 Mayıs seçimleri öncesinde de Kılıçdaroğlu’na dava açmayı reddeden “ulusalcı-Kemalist” komutan olarak geçmişti.

30 Ağustos’ta emekliye ayrılacak olan Kara Kuvvetleri Komutanı Musa Avsever’in dün (9 Ağustos) katıldığı son MGK toplantısı öncesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la vedalaşması dikkat çekmişti.

5 Haziran 2023 tarihinde, Yaşar Güler’in Milli Savunma Bakanlığı’na atanmasıyla boşalan Genelkurmay Başkanlığı’na geçici olarak getirilen Avsever, kalıcı olarak atanması için de Metin Gürak ile birlikte en çok adı geçen isimlerdendi.

Geçen hafta Gürak’ın Genelkurmay Başkanlığı’na atandığının açıklanmasıyla Avsever için de 30 Ağustos’ta emeklilik yolu göründü.

15 Temmuz gecesi televizyona bağlanmıştı: “Demokrasimizi, devletimizi, milletimizi koruyacağız”

2016’da 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Çanakkale Gelibolu’da bulunan 2. Kolordu’nun komutanı olan Avsever, 16 Temmuz saat 02.00 sularında A Haber’e bağlanarak, darbe girişimine karşı İstanbul’a müdahalede bulunmaya hazır olduklarını belirtmiş ve darbeye kalkışanlara seslenerek “Bedeli çok ağır olacak. Hemen dönsünler bu yanlış hareketten” diye konuşmuştu.

Avsever, 15 Temmuz gecesi A Haber’e bağlanarak şunları söylemişti:

“Biz kolordu olarak bütün hazırlıklarımızı yaptık, İstanbul’a müdahale etmek için intikale başlayacağız. Bu çapulcuların, bu ajanların ülkemizin demokrasisine, milletimizin birlik ve beraberliğine darbe vurmasına fırsat vermeyeceğiz”

TBMM’nin Türkiye’nin kuvvet çarpanı olduğuna ben inanıyorum. Eğer ülkemiz geliştiyse, on bin dolar seviyesinde gelir varsa demokrasi sayesinde olmuştur. Demokrasimizi, devletimizi, milletimizi koruyacağız. Bunlara fırsat vermeyeceğiz, hepsini de temizleyeceğiz.

Kolordumla da hazırım şu anda, hiçbir problem yok. Milli iradeye sonuna kadar saygılıyız. Bizleri de bu şekilde töhmet altında bırakan bunlardan da inşallah hesabı sorulacak.

Bu çapulculara söylüyorum, bu millete ateş etmesinler. Bu milletin birlik beraberliğine kurşun sıkıyorlar. Hepsini uyarıyorum; bedeli çok ağır olacak. Hemen dönsünler bu yanlış hareketten. Başka ülkelerin hesabına ajanlık yapanlar derhal bu tavırlarından vazgeçsinler.

Bu ülkeyi kimseyi bırakmayacağız. Milli iradeye saygılıyız. Ülkemizin, milletimizin, devletimizin yanındayız. Trakya bölgesindeki bütün birliklerimiz şu anda hazır durumdadır.”

15 Temmuz sonrası orgeneral oldu

Avsever, 15 Temmuz darbecilerinin atama listesine göre görevden alınarak Genelkurmay Başkanlığı emrine verilecekti.

Darbe girişimi sonrası 28 Temmuz 2016’daki Yüksek Askerî Şûra’da orgeneral rütbesine terfi etti ve 1. Ordu komutanlığına getirildi.

2016-2021 yılları arasında 1. Ordu komutanlığı yaptıktan sonra 4 Ağustos 2021’deki Yüksek Askerî Şûra sonucunda, yaş haddinden emekli olan Ümit Dündar’ın yerine Kara Kuvvetleri komutanlığına getirildi.

Ergenekon iddianamesinde adı geçmişti

Ergenekon davasının, 25 Mart 2009’da kabul edilen ikinci iddianamesinde, davanın sanıklarından gazeteci Mustafa Balbay’ın günlüğü olduğu iddiasıyla sunulan metinlerde Avsever’in adı geçiyordu.

İddianamede yer alan bölüm şöyleydi:

“GUN5.TXT” isimli metin belgesi içerisinde;

“1 Kasım Pazartesi Kerkük Haberim Manşetten yer aldı… 2 Kasım’da TSK’nın içindeki anketle ilgili çalışma manşet oldu.”

“26 Mayıs 2005 Perşembe akşamı Kara Harp Okulu Komutanı Tümgeneral Hulusi Akar, Kara Kuvvetleri Sosyal Tesislerinde yemek verdi. Uluslararası Yönetim ve Askerlik Sempozyumu sebebiyle yemekte hemen yanımda Musa adında Tuğgeneral oturdu. KKK İkmal Bölümündeymiş. Onun yanında 3 Tuğg. bir Binbaşı vardı. Biz Fikret Bila ile oturduk, Musa ve ötekiler barut gibi. Ama nasıl… Yemeği gösteriyor, biz bu devletin yemeğini yiyoruz ama, ne yapıyoruz diyor. Kıbrıs’a da kızıyor. Biz de fazla bir şey yapmamışız diyor. Hükümetin T.C.’yi AB’ye peşkeş çektiğini söylüyor. Tayyip’i alıp arabanın arkasına diyor… Kızılay’da diyor vallahi işe yarayacağını bilsem, kendimi Kızılay’da yakarım diyor. Biz PKK kadar cesur değil miyiz diyor. Halkın da kaynadığını ama bir lider bulamadığını söylüyor. Bizi övüyor ve siz diyor, belinizde tabanca olmadan bunu yapıyorsunuz, bizim tabancamız var ne diyor… Şaraptan yudumluyor, sohbetin sonunda, “Siz bizden dolusunuz, gerginsiniz” dedim. “Evet” dediler, “Çok doluyuz. Çok gerginiz, kabımıza sığamıyoruz… Sonunda bütün bunlar sohbet” dediler.”

Sosyal medyada Avsever yorumları: “Kemalist terbiyeye sahip Atatürkçü bir Türk subayı”

Avsever’in geçici olarak Genelkurmay Başkanlığı’na gelmesi üzerine sosyal medyada, kendisinin Atatürkçü, Kemalist görüşlü biri olduğu paylaşımları yapılmıştı.

Sosyal medyada Avsever’in Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na atanmasından hemen önce, 2021 yılında da yapılan bir yorumda da kendisi “cemaatlerle, şeyhlerle işi olmayan” diye tanımlanmış.

Terkoğlu, Kılıçdaroğlu’na dava açmayı reddettiğini iddia etti; MSB iddia edilen olayı yalanladı

Gazeteci Barış Terkoğlu da Halk TV’de geçen ay katıldığı bir yayında Avsever’in, Milli Savunma Bakanlığı’ndan ayrılan Hulusi Akar’ın TSK adına CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na dava açma önerisine karşı çıktığı iddiasını anlatmıştı.

Terkoğlu şunları söylemişti:

“Tarih 10 Ocak 2023. Sabah saatlerinde Milli Savunma Bakanı, Kuvvet Komutanlarıyla bir toplantı yapıyor: Deniz, Kara, Hava.

Toplantının konusu şu; Cumhurbaşkanı, tank palet fabrikasıyla ilgili Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı bir açıklama yapmıştı. Ağır ithamlarda bulunmuştu. Orada Kuvvet Komutanları da bunu alkışlamıştı. Kemal Kılıçdaroğlu da bunu eleştirmişti.

Milli Savunma Bakanı, ‘Cumhurbaşkanımızın talimatı var, bu Kemal Kılıçdaroğlu’na dava açın.’ Kime diyor? Deniz, Hava, Kara Kuvvetleri Komutanlarına. Ve matbu bir dilekçe hazırlanmış. Altına imza atacaklar. Direkt mahkemeye gidecek. Şablon bir şikayet dilekçesi. Bunu da askeri yargı içinden hazırlatmışlar. Kuvvet Komutanları alıyorlar bu öneriyi kendi avukatlarıyla konuşuyorlar. ‘Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarında bir hakaret yok. Davayı kaybedersiniz bir. İkincisi eğer Kuvvet Komutanı olarak Cumhuriyet Halk Partisi’ne dava açarsanız orduyu siyasetin içine sokmuş olursunuz fiilen. Çünkü Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Kuvvet Komutanları ana muhalefet partisiyle davalı hale gelirler’ diye avukatlardan bir tanesi akıl veriyor.

Bunun üzerine aynı gün öğlen saatlerinde yeniden Milli Savunma Bakanı, Kuvvet Komutanlarıyla buluşuyor. Ve bu toplantıya Genelkurmay Başkanı da katılıyor. Genelkurmay Başkanı ‘Ben dava açarım’ diyor. Kara Kuvvetleri Komutanı ‘Ben açmayacağım’ diyor. Nedenini de biraz önce söylediğim şekilde söylüyor. Deniz Kuvvetleri Komutanı önce çekimser kalıyor. Hava Kuvvetleri Komutanı ‘Ben de açmayacağım’ diyor aynı nedenle tıpkı Kara Kuvvetleri Komutanı gibi. Bunun üzerine çekimser kalan Deniz Kuvvetleri Komutanı ‘Ben de açmayacağım’ diyor. Yani fiilen üç Kuvvet Komutanı da dava açmayacaklarını söylüyor.

Bunun üzerine Milli Savunma Bakanı Kuvvet Komutanlarına, ‘Bunun bedelini ödersiniz’ diyor. Kuvvet Komutanları, ‘Komutanım biz bedeli neyse ödemeye hazırız’ diyorlar. Ne demektir hani görevden alınmaktır fiilen. Bunun üzerine Hulusi Akar, Cumhurbaşkanı’yla görüşüyor. Ve Cumhurbaşkanı bu olayın ardından Kuvvet Komutanlarıyla bir görüşme yapıyor. Demişsiniz ki Milli Savunma Bakanı’na yani Hulusi Akar’a ‘istifa ederiz’ demişsiniz. Onlar da diyorlar ki ‘Hayır sayın Cumhurbaşkanım. Biz istifa ederiz demedik. Biz böyle bir dava açmak istemediğimiz söyledik. Bakanımız “Bedelini ödersiniz” dedi. Biz de bedeli neyse öderiz derken “görevden alacaksanız buna da hazırız” dedik. Kuvvet Komutanları diyor ki ‘Biz siyasetin dışında kalmak istiyoruz.’

Bakın yapılmaya çalışılan şey şu: Seçim sürecinde orduyla CHP’yi karşı karşıya getirmek. ‘Bak CHP, Ordumuza şöyle yapıyor’ diye mahkeme salonlarında bunun propagandasını yapmak. Kuvvet Komutanları yapmıyor. İyi ki yapmıyor.”

Milli Savunma Bakanlığı, aynı gün açıklama yaparak Terkoğlu’nun iddiasını yalanlamıştı.

İmamoğlu’nu ziyaret etmişti

Avsever, 2019’da tekrarlanan İstanbul Büyükşehir Belediye seçimlerinden sonra Ekrem İmamoğlu’na tebrik ziyareti yapmıştı.

İmamoğlu, Avsever’in ziyaretini sosyal medya hesabından duyurmuştu.

- Advertisment -