Pazar günü (31 Ağustos) yapılacak çekim için ayarlanan salonlar bir bir iptal edilmişti. Sonunda programın Şişli Cevahir Sahne’de yapılacağı duyuruldu.
Özdağ, program çekimi başlamadan bu konuya değindi. Zafer Partisi’ni ve kendisini engellemek isteyenler olduğuna işaret ederek, bir takım “bahaneler” ile salonların son dakikada iptal edildiğini anlattı uzun uzun.
Salonda yüzlerce genç, farklı profil ve görüşlerden gazeteciler, Youtuber’lar ve siyasi uzmanlar vardı. Gazeteci Mehmet Akif Ersoy, Salih Gergerlioğlu, Batuhan Çolak, İbrahim Haskoloğlu, Abdurrahman Uzun ve Özlem Gürses gibi pek çok isim davetliler arasındaydı. Program çekimi yaklaşık olarak beş saat sürdü ve salonun çoğu Özdağ’ı sonuna kadar dinledi. Soru soramayan ve erkenden programı terk eden birkaç genç hariç…
Salonda bulunan gençlerin çoğu Zafer Partili değildi; Özdağ’ı yakından takip ettikleri belli olan, soru sormak isteyen, oldukça heyecanlı ve en azından programın ilk yarım saatinde sakin bir kalabalık… Programın ve formatın başrolünde çoğu üniversite öğrencisi olan gençler vardı. İlerleyen dakikalarda hem gençlerin, hem gazetecilerin hem de Özdağ’ın tansiyonu ve tartışmaların şiddeti giderek arttı. Özdağ eleştiri kabul etmiyor, gençler ise sorularına cevap arıyordu. Ne de olsa bu salona istedikleri her soruyu sorabilmek için gelmişlerdi.
Çekimler başlamadan önce konuştuğum birkaç genç, Özdağ’ı ilgiyle takip ettiklerini ve oy tercihlerini -eğer bu gece ikna olurlarsa- Zafer Partisi’nden yana kullanmayı düşünebileceklerini söylüyorlardı. Yani aslında Oğuzhan Uğur’un program başlamadan önce kullandığı “Buradaki gençler size muhalif” cümlesi salonu doğru olarak anlatmıyordu. Konuştuğum bu gençler, Özdağ’a muhalif olmadıklarını, sadece soru sormak istediklerini, negatif veya pozitif bir duygu beslemediklerini vurguluyorlardı. Birkaç Zafer Partili gençle de sohbet etme şansı buldum. Yani salonun tamamı “Özdağ’a muhalif” gençlerden oluşmuyordu.
Sohbet ettiğim partili gençlerden biri, videoda da gördüğümüz, Özdağ’ın iddia ettiği ve İYİ Parti’den istifa nedeni olarak gösterdiği “İYİ Parti ile HDP arasındaki toplamda 64 saatlik görüşme”nin görüntülerine dair soruyu soran gençti. Genç, Özdağ’ın izlediği videoyu kamuoyu ile paylaşmasını istiyordu. Böylece İYİ Parti’den Zafer Partisi’ne ciddi bir oy gelecekti bu gence göre. Uğur, soruyu soran gence, “Senin burada soru sorman formata aykırı aslında” uyarısında bulundu. Bu gençle yayın çıkışı sohbet ettik. Kendisi tıpkı Özdağ’a sorduğu soruda olduğu gibi, bu video bilgisinden sonra İYİ Parti’den uzaklaşmış ve Zafer Partisi’ni desteklemeye başlamıştı. Özdağ’ın cevabından tatmin olmamış; hayal kırıklığı yaşadığını söyledi ve “Neden o videoyu paylaşmıyor Hoca? Anlamıyorum. Ben gayet mantıklı bir şey söylüyorum” diye sitem etti. Bu yayından sonra Özdağ konusunda kafasının karıştığını söyledi. Fakat yine de “Hoca’dan puan kırdım. Gelmeden önce 10/10 olan Hoca, artık 4/10” diyor. Kesinlikle Özdağ’a muhalif olmayan hatta Özdağ’ı seven bu gencin duygu ve düşünce değişimi salonda bulunan ve Özdağ’a yayın başlamadan önce “nötr” olan gençlerde de net bir şekilde gözlemleniyordu. Salondaki gençlere göre, “Özdağ, dönüp dolaşıp aynı yere geliyor.”
Başka bir genç erkek grubuyla sohbet ediyorum yayın arasında. Gençlerden biri, “Özdağ’ı bu saatten sonra ne dinlemeye gelirim ne de oy veririm. Sürekli bağırıyor. Biz zaten bize bağırılmasından bıktık 20 yıldır. Salonda bu kadar gerilim çıkartan bir adam ülkeyi ne hale getirir. Çözümü yok. Yargı diyoruz, ekonomi diyoruz, bunların hiçbir ile ilgili politikası yok. Önce Suriyeliler… Ben de göndermelerini istiyorum ama sadece bu nedenle Özdağ’a oy veremem. Kaostan bıktık artık” diyor. Bir diğeri, “İyi ki geldim. Yoksa oy verebilirdim. Bu kadar gergin biri olduğunu bilmiyordum. Alt tarafı soru soruyoruz” diyerek Özdağ ile ilgili düşüncesinin değiştiğini anlatıyor.
Yayın sırasında Özdağ’a soru sordum ancak Oğuzhan Uğur, Özdağ’ın soruma cevap vermesine izin vermedi. Sorunun “yorum” ima ettiğini söyleyen Uğur, yayın çıkışında sorumu beğenmediğini de ekledi. Özdağ’a, Doğu Perinçek’in bu yayından birkaç gün önce yaptığı bir açıklamada “İstiklal savaşı sırasında Atatürk’ü veya komutanları hedef almak nasıl yanlışsa bugün de Süleyman Soylu’yu hedef almak yanlıştır. Bir İstiklal savaşı yürütüyoruz. Soylu’yu silmek, ortadan kaldırmaya yönelik gayretler başka merkezlerin hedeflerine bağlanır” demişti. Özdağ’dan, kendisinin de Süleyman Soylu ile yaşadığı polemiği hatırlatarak bu açıklamayı değerlendirmesini istemiştim. Sorudan sonra Özdağ gülümsedi. Tam cevap verecekken Uğur müdahale etti ve başka birinin sorusuna geçildi. Bu kısımlar YouTube’da yayınlanan videoda yok.
Bir sonraki bölümün konuğu Memleket Partisi Başkanı Muharrem İnce olacak. Özdağ’ın yayını kadar olmasa da bu buluşma da gergin geçecek gibi görünüyor.