ÖZEL HABER

ÖZEL HABER | Diyarbakır neden aşı olmuyor?

Hem Erdoğan hem Demirtaş çağrı yaptı, şehirdeki STK’lar birleşip Sivil Toplum Pandemi Koordinasyonu’nu kurdu, şehre hem Türkçe hem Kürtçe afişler asıldı ama hiçbiri Diyarbakırlıları ikna etmedi. Diyarbakır hâlâ aşı oranı en düşük beş il arasında, vaka sayısı ise her gün artıyor. Diyarbakır’ın en merkezi yerlerinden Gazi Caddesi’ne çıkıp Diyarbakırlılara neden aşı olmadıklarını sorduk.

Boraltan Köprüsü (ve Trajedisi) var mıydı yok muydu?/

Boraltan Trajedisi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın favori tek parti anlatılarından biri… İlk defa 1951’de ‘duyulan’ olaya göre, 2. Dünya Savaşı’nın son yıllarında Türkiye’ye sığınan çoğu Azeri, tümü asker 195 Sovyet vatandaşı savaşın bitiminden hemen sonra iade edildi ve sınırda kurşuna dizildi. Yeniçağ gazetesi yazarı Yavuz Selim Demirağ, “Boraltan Köprüsü Rivayetleri” başlıklı yazısında yeni bir ‘anlatı’ sundu. Olayı konu alan filmin 1979’daki Maraş Katliamı’nı başlattığı Boraltan tartışmasını gazeteci Yavuz Selim Demirağ, akademisyenler Prof. Hakkı Uyar ve Dr. Orhan Çekiç ile konuştuk.

Hangisi insan haklarını ve özgürlükleri ihlal ediyor? Aşıya zorlamak mı, aşı karşıtlığı mı?

Mahçupyan: “‘Birey’ olmakla ‘insan’ olmak aynı şey değil”, Demirel: “Kısıtlama olabilir, fakat hayati mekânları kapsamamalı”, Özpek: “Aşılama kamu otoritesinin kısıtlamaları ile değil teşvikleri ile başarıya ulaşabilecek bir süreç”, Örgel: “Aşı yaptırmak hukuki bir zorunluk değil ve olmamalı ama insani ve vicdani bir sorumluluk”, Dilipak: “Bir şeyi hem zorunlu yapıp, hem de sorumluluk kabul etmiyorum demek ne ahlaki ne de hukukidir.”

Liberal enternasyonalizm neden başarısız oldu?

Milliyetçilik ve popülizmin sürekli mevzi kazandığı bir dünyada demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğüne dayalı bir dünya düzeni ideali olan Wilsonculuğun ahvali nedir? Yazar Walter Russell Mead’e göre “en azından orta vadede bu buluşmanın yaşanması artık mümkün gözükmüyor. Bugün Çin, Hindistan, Rusya ve Türkiye'nin liberal demokratik sistemde buluşma ihtimali 1990'a kıyasla çok daha düşük.”
- Advertisement -

Türkiye’ye gelen yabancı fonların çoğunu devlet kurumları kullanıyor

Türkiye AK Parti iktidarından önce ‘yabancı fon’ nedir, pek bilmezdi. AK Parti’nin Avrupa Birliği hamlesiyle başlayan Avrupa kaynaklı yabancı fonların toplamı 2002-2020 arasında 10 milyar avroyu geçti. Çok sayıda bakanlık, çeşitli projelerini buralardan sağladıkları hibelerle yürütüyor. Fahrettin Altun’un başkanlığını yürüttüğü dönemde SETA da bir raporunu AB fonundan yararlanarak hazırlamıştı.

En Son Çıkanlar