Ana SayfaYazarlarİspanya ve Medeniyetler İttifakı

İspanya ve Medeniyetler İttifakı

Anlaşılan o ki İspanya, DHA’nın 17 Ocak 2015 tarihinde geçtiği ve Türkiye’de özellikle AK Parti karşıtı yayın yapan gazetelere ve Doğan Grubu’nun İngilizce yayını Hürriyet Daily News’e yansıyan, Rajoy hükümetinin Medeniyetler İttifakı’nı rafa kaldırdığına ilişkin yalan haberin peşini bırakmaya niyetli değil.Linkin (http://www.aydinlikgazete.com/dunya/medeniyetler-ittifaki-rafa-kalkti-h61198.html) incelenmesinden görüleceği gibi, söz konusu haberde İspanya’nın eski Başbakanı Zapatero ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ortak kuruculuğunu üstlendiği “Medeniyetler İttifakı” projesinin mevcut İspanyol hükümeti tarafından “önemini yitirdiği” gerekçesiyle rafa kaldırıldığı ve “güncellenen Ulusal Güvenlik Stratejisi” belgesinden çıkarıldığı öne sürülüyor.Haberde sözü edilen belge aslında 5 Aralık 2014’te Bakanlar Kurulu tarafından kabul edilen ve 17 Ocak 2015’te Temsilciler Meclisi’nce benimsenen İspanya’nın “1915-18 dönemi Dış Eylem Strateji belgesi.” İspanya’nın Ankara Büyükelçisi Rafael Mendívil’in, haberin yayımlanmasının ardından basın yayın kuruluşlarının genel yayın yönetmenlerine gönderdiği mektupta belirtildiği gibi, Medeniyetler İttifakı’nın bu belgeden çıkarıldığı haberi doğru değil.Haberde ayrıca iktidar partisine mensup milletvekillerinin “son zamanlarda şiddetlenen dini kaynaklı şiddet olaylarından son derece rahatsız olduğu ve böyle bir dönemde medeniyetler ittifakından bahsetmenin yanlış olacağı tezini savunduğu” öne sürülüyor. Ardından Başbakan Rajoy’un “Türkiye ve İspanya arasında 2009 yılından beri düzenlenen hükümetler arası zirve toplantılarının 6.’sı için tarih bulmakta güçlük çektiği” iddia olunuyor. Bu da yanlış bir haber; Büyükelçi Mendívil, İspanya’nın yıllık ikili zirveler düzenlediği az sayıdaki ülkelerden birinin stratejik ortağı Türkiye olduğunun altını çiziyor.Haberin Büyükelçi Rafael Mendívil’i ivedilikle harekete geçirmesinin nedeni, basit bir yanlış bilgilendirmenin ötesinde Türkiye’nin dini kaynaklı şiddetle arasına mesafe koymadığı ve bu nedenle İspanya ile ilişkilerinin bozulmaya başladığı algısını besliyor olması. Haberin amacı sadece AK Parti hükümetini yıpratmak belki ama buna yabancı bir hükümeti alet etmenin de bir karşılığı var elbette.Konuyu yalan haberin yayımlanmasından yaklaşık iki ay sonra yeniden gündeme getirmemin nedeni, Büyükelçi Rafael Mendívil’in önceki gün (11 Mart) basın yayın organlarına “İspanya ve Medeniyetler İttifakı” başlıklı bir makale göndermiş olması. Büyükelçi, belli ki gerçek dışı haberi yalanlamakla yetinmiyor; ayrıca hükümetinin Medeniyetler İttifakı konusundaki tutumunu daha net biçimde ortaya koyma ihtiyacını hissediyor.Büyükelçi makalesinde öncelikle, Medeniyetler İttifakı’nın İspanya ile Türkiye’nin ortak himayesinde farklı kültür ve medeniyetler arasında işbirliğini ve diyaloğu özendirmeye ve halkları ve insanları tüm farklılıklarıyla birlikte birleştiren köprüler inşa etmeye yönelik bir BM girişimi olduğunun altını çiziyor.Altı çizilen ikinci husus, İspanyol hükümetinin “kültürler ve dinler arası hoşgörü ve diyaloğu teşvik için Medeniyetler İttifakı gibi bir aracın bugün her zamankinden çok daha fazla gerekli olduğuna” inandığı ve bu nedenle İttifak’ı desteklemeyi sürdürmeye önem atfettiği gerçeği. İspanya’nın bu nedenle Medeniyetler İttifakı yönelimleri ve projelerinin şekillenmesinde, BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon ve Medeniyetler İttifakı Yüksek Temsilcisi El-Nasır ve Türk Hükümeti ile yakın işbirliği ve eşgüdüm halinde olduğu vurgulanıyor.Büyükelçi Mendívil makalesini “Medeniyetler İttifakı’na bağlılığımızı, geçen Eylül ayında New York’ta yapılan Medeniyetler İttifakı Dostları Grubu Bakanları toplantılarının tamamına ayrıca, sonuncusu geçtiğimiz Ağustos ayında Bali’de yapılan forumlara katılımımız ortaya koyuyor” diye sürdürüyor.“Farklı kültürlerin ve dinlerin barış içinde bir arada varlığının, XXI. yüzyılda uluslararası toplumun karşılaştığı en büyük zorluklardan biri” olduğunu belirten Büyükelçi, “uluslararası alanda barış ve güvenliği tehdit eden kutuplaşma risklerini etkisiz kılmaya katkıda bulunmak ve küresel meydan okumalara cevap vermek için İttifak’ın gücünün artırılmasına” İspanya olarak destek verdiklerini vurguluyor.Bu bağlamda İspanya’nın “önleyici diplomasi, arabuluculuk ve sorunları çözme aracı olarak Medeniyetler İttifakı’nın gücünü, şiddet yanlısı aşırılık ve radikalleşmenin temsil ettiği tehditleri kökünden söküp atmaya katkıda bulunacak şekilde, daha etkin kılmaya çalışmakta” olduğunun da altını çiziyor.Büyükelçi’nin vurguladığı bir başka nokta da, “Medeniyetler İttifakı’nın değerleri ve hedefleri ile demokratik süreçler arasında yakın bir bağ bulunduğu gerçeği.” Medeniyetler İttifakı’nın “hoşgörü, temel özgürlükler, insan haklarına ve azınlıklara saygı gibi kilit önemdeki değerleri teşvik etmesi” gerektiğini kaydeden Rafael Mendívil, İspanya’nın bu amaçla eğitim, gençlik, medya, göç gibi alanlarda somut önlemlerin hayata geçirilmesini desteklediğini belirtiyor ve bu alandaki program ve projeler hakkında ayrıntılı bilgi de aktarıyor.“Bugün, Medeniyetler İttifakı’nın kültürlerarası diyalog için BM bünyesindeki en önemli platformlardan biri” olduğuna dikkat çeken Büyükelçi Rafael Mendívil, makalesini İspanya ve Türkiye’nin bu platformda daha derin ve daha yoğun bir işbirliğine hazır olduğunun altını çizerek sonlandırıyor.Özet olarak belirtmek gerekirse, Zapatero’nun başbakanlığı döneminde “stratejik” nitelik kazanan Türk-İspanyol ilişkileri, Rajoy’un başbakanlığı döneminde de mükemmel düzeyini koruyor. Rajoy hükümeti de, sosyalist hükümet gibi, Türkiye’nin AB üyeliğine büyük destek veriyor. Başlangıçta Zapatero alerjisi nedeniyle sıcak bakmadığı Medeniyetler İttifakı’na da önem atfediyor. Büyükelçi’nin altını kalın çizgilerle çizdiği temel mesajı bu.Görünen o ki Türkiye’nin dış politikasını Ortadoğu üzerinden yerden yere vuran çevreler bu nedenle ABD ve AB ülkeleriyle ilişkilerin de giderek bozulduğu izlenimi yaratmaya çalışıyor. Bu yalan haberle amaçlanan da, Medeniyetler İttifakı’nın eş başkanlığını yürüten İspanya ile ilişkilerin bozulmakta olduğunu ima etmek olasılıkla. Ama İspanya, iktidarı ve muhalefetiyle Türkiye ile ilişkilere önem atfeden ve bu tür kurguların hiçbir şekilde işlemeyeceği ülkelerin belki de en başında geliyor.İspanyol medyasının ve özellikle saygın gazetelerinden biri olan El País’in sonuncusu 9 Mart Pazartesi günkü “Emredersiniz Sayın Erdoğan” başlığını taşıyan haberi başta olmak üzere http://internacional.elpais.com/internacional/2015/03/09/actualidad/1425924276_043215.html sistematik olarak yaptığı sübjektif nitelikli Erdoğan karşıtı yayınlar bu gerçeği değiştirmiyor.Büyükelçi Mendívil’in makalesinin öncelikle Türk-İspanyol ilişkilerinin seyrini iki ülke medyalarının değil, siyasi iradelerinin belirlediğini açıkça ortaya koyması bakımından önem taşıdığını vurgulamakta yarar var kuşkusuz. 

- Advertisment -