Ukrayna’ya Rus saldırısı yakın tarihin bir dönüm noktası sayılabilir. Ülkesini zorbalıkla yöneten Putin kendi egemenlik alanında gördüğü bir ülkeyi istila etti. İlginç bir kamplaşma oluştu, Batı’nın bütün Nazi partileri Putin’den maaş alan işbirlikçiler olarak deşifre edildi. Kaderin garip cilvesi Batı’nın birçok Komünist ve Sosyalist Partisi de işgali destekledi. Saldırının nedeni çok netti. Ukraynalılar AB standartlarında yaşamak istiyordu. Bunun için ölümü göze aldılar.
Rusya’yı dize getirdiler. İranlılar da molla rejiminin dayattığı hayat biçiminden kurtulmak için isyanda. Uygurlar kimliklerini korumak uğruna dünyanın en ağır işkencelerine karşı koyuyor. Benzer örnekler giderek çoğalıyor. Ukrayna direnişi, özgür bir dünyada yaşamak isteyenlerin umudu haline geldi. Ülkemizde de solun bir kesimi, bu değişimi olumlu karşılarken, bir kesim, Putin’e yakın bir tutum aldı. Ülkemiz solunun kendini yenileyemeyen kesimi, muhalefeti de olumsuz yönde etkiliyor. En kritik dönemde okları muhalif cepheye yöneltiyor, kafaları karıştırıyorlar.
“Onlar kazanacak” diyor ve atı ters istikamete doğru sürüyorlar. Bunların bir kısmı 28 Şubat 1997 müdahalesini savunmuştu. Muhafazakarlığın yükselişini de görememişlerdi. Yenileceklerini fark etmediler, idrak edemediler. Muhalefetin karamsar kanadı kendi açmazlarını görmeye yanaşmıyor. Geçmiş hataları anlamak istemiyor. Bu ruh hali içinde “yenildik” diyerek cepheyi zaafa uğratıyorlar. Aslında onlar büyük ölçüde etkilerini yitirdi.
Muhalefet partisi içindeki ağırlıkları kalktı. Yani Dersim katliamına “uygarlık projesi” diyenler gitti. Yurtdışına operasyon yapan askerlere “oradakilerin tamamını neden öldürmediniz, içeride parça bıraktınız” diyebilecek kadar ağır bir dilin sahibi olanlar yönetimden uzaklaştırıldı. Onlar, Kürtleri kaybetmişti. Bu ekip, Avrupa Birliği üyeliğinin önünü kesmek amacıyla KKTC’yi bir çözümsüzlük paketi olarak elinde tuttu. Kıbrıs meselesi AB üyeliğinin önündeki bir engel olarak karşımızda duruyor. AB karşıtıydılar ve askeri bu yönde teşvik ettiler. Ne zaman bir normalleşme olsa Kıbrıs topu ortalığı karıştırmak için hazır bekletildi.
Devran değişiyor
Toplum yeni bir arayış içinde. Genç nüfus, seçimlerin kaderini etkileyecek kadar dünyayı farklı okuyor. Muhalefet değişik kollardan bir araya gelerek yeni bir uzlaşma zemini oluşturdu. Toplumlar refah ve demokrasinin hayatlarını zenginleştirdiğinin bilincinde. İnsanlığın beklentileri yükseldi. Daha iyi hayatlar için bir heyecan görüyoruz.