Bu yazımda Ermeni Soykırımı sürecinin bir çeşit kronolojisini yapmaya çalışacağım. Pek tafsilatlı olmasa da böyle bir kronolojinin olayların takip edilmesi adına işlevsel olduğu kanaatindeyim. Bu minvalde daha detaylı bir kronoloji için Taner Akçam ve Fuat Dündar’ın meseleye ilişkin kaleme aldıkları eserlere bakılabilir.
8 Şubat 1914: “Vilayat-ı Şarkiyye Islahatı” = Van, Bitlis, Diyarbakır, Sivas, Erzurum, Harput ve Trabzon. Bu reform anlaşması aynı zamanda bu bölgeleri kapsayan bir nüfus sayımının yapılmasını öngörmekteydi.
2-14 Ağustos 1914: Taşnakların Erzurum’da düzenlendikleri 8. Kongre. Söz konusu kongrede Taşnaksutyun Partisi savaşta tarafsız kalma kararı alır.
6 Eylül 1914: Emniyet-i Umumiye Müdürlüğü’nün talimatı ile Ermeni partilerinin ve faaliyetlerinin, önde gelen Ermeni politikacıların takibi; etkisiz hale getirilmesi kararı alınır.
Ekim 1914: Meclis-i Vükela kararı ile Ermeni Islahat reformunun iptali ve iki genel müfettişin geri gönderilmesi.
Ocak 1915: Sarıkamış hezimeti… Bu tarihte Rusya askerî birliklerine Kafkasya, Tiflis ve bir kısım Osmanlı Ermenileri de dahil olmuştur.
Ocak 1915: Sarıkamış operasyonunun 5. gününde kendilerine artık itimat edilemeyeceği düşünülerek Ermeni memur, polis ve komiserlerin görevine son verilir.
Şubat 1915: Süveyş Kanalı Harekatı da hezimetle sonuçlanır… Cemal Paşa 4. Ordu kumandanı olarak Kilikya bölgesine atanır ve İngiliz denizaltı kuvvetlerinin bölge kıyılarına çıkarma yapması gibi sözde askerî güvenliğe ilişkin bahaneler ayyuka çıkmaya başlar.
Şubat-Mart 1915: Zeytun ve Dörtyol olayları… Cemal Paşa’nın askerî birlikleri ile Zeytun’da asker kaçaklarının oluşturduğu çeteler arasındaki çatışmalar vuku bulur.
Nisan 1915: Zeytun ve Dörtyol bölgesi Ermenilerden arındırılır ve buraya Müslüman muhacirlerin yerleştirilir.
19 Nisan 1915: Van’da Ermeni direnişi başlar. 19 Mayıs 1915’de Rusya Van’ı ele geçirene kadar direniş sürer. Bu tarihte Van düştükten ve Vali Cevdet ve taburları Van’dan çekilirken katliamlar yaparlar.
24 Nisan 1915: Bütün Ermeni siyasi parti, örgüt ve dernekleri hedef alan bir operasyon düzenlenir. İskenderun, Dörtyol, Adana, Haçın, Zeytun, Sis bütün Kilikya Ermenilerinin Konya’ya yani Anadolu içlerine sürgün edilmesi yerine Urfa ve Zor’a gönderilmeleri ile ilgili Bakanlar Kurulu kararı alınır.
9 Mayıs 1915: Kilikya’nın tamamen Ermenilerden arındırılmasına karar verilir.
23 Mayıs 1915: Van’ın kaybından sonraki bir diğer tehcir kararı daha alınır: Toplam 6 vilayetteki Ermenilerin topyekûn sürgünü talimatı verilir. Erzurum, Bitlis ve Van’da Ermeniler, Der Zor ve Urfa tarafına; Antep, Adana ve Halep civarındaki Ermeniler Suriye ve Halep’in güneydoğusuna tehcir edileceği bildirilir.
24 Mayıs 1915: Paris Konferansı’nda Müttefikler, Ermenilere karşı yapılanların insanlık suçu olduğuve bunu yapanların cezalandırılacağına dair İttihad ve Terakki hükümetine ortak bir nota gönderir.
27 Mayıs 1915: Tehcir kanunu çıkartılır, 30 Mayıs’ta kabul edilir ve 1 Haziran 1915’te yürürlüğe girer.
-Kilikya ve Bitlis, Van, Diyarbakır, Halep ve Erzurum’dan boşaltılan Ermenilerin yerine Anadolu içlerinde bulunan muhacirlerin İAMM tarafından yerleştirilmeleri gerçekleşir. Bu yerleştirmelerde muhacirlerin etnik kökeni büyük önem arz eder.
1915 sonlarına doğru Cemal Paşa kontrolü altında buluna Suriye bölgesindeki önde gelen Arap ailelerini Anadolu’nun iç ve batı bölgelerine sürme kararı alır. Böylece bu bölgelere binlerce Arap aile sürülür/yerleştirilir. Bunlar Eskişehir, Konya, Hüdevandigar, Ankara, Sivas ve Kayseri’deki Ermeni meskenlerine yerleştirilir.
21 Haziran 1915: İstinasız bütün Ermenilerin tehciri kararı alınır. “İstisnasız” emrine rağmen, üç grup ailenin Anadolu’da kalmasına izin verilir; zanaatkar aileleri, asker aileleri ile Protestan ve Katolik aileler [bazı kimsesiz kadınlar ve çocuklar].
22 Haziran 1915: Ermenilerin kitlesel ihtida talepleri artar. Talat Paşa bunun üzerine 22 Haziran 1915 tarihli telgrafı ile ihtida eden Ermenilerin Anadolu içinde yer değiştirmek suretiyle tehcirden muaf tutulması talimatını verir.
5 Temmuz 1915: Sürgün edilen Ermenilerin yerleştirilecekleri yerlere Müslüman nüfusun yüzde 10 oranında yerleştirilmesi kararı alınır. Eğer bu oran aşılırsa, Ermeni kafileleri zor iklim şartlarında yeniden sevke tabi tutulur. Yüzde 10’luk iskan oranını tutturmak için Ermeniler, bir çöl bölgesinden başka çöl bölgelerine gönderilir.
14 Temmuz 1915: Talat Paşa ihtida etseler dahi Ermenilerin tehcir edilmesi emrine vilayetlere gönderir.
Sadece 7 gün sonra (21 Temmuz 1915), Talat Paşa tehcir edilmesi gereken kişilerin ihtida taleplerinin “aldatıcı ve geçici” olduğunu ve sadece Anadolu’da kalmasına izin verilen grupların ihtida taleplerinin kabul edilmesi ile bu problemin üstesinden gelinebileceğini düşünür.
Ağustos 1915’ten itibaren Kastamonu, Konya, Karesi, Urfa, Eskişehir ve Edirne’den gelen tüm ihtida talepleri reddedilir.
Ağustos 1915: Sürgün’ün merkez üssü Halep’te İskan-ı Aşair ve Muhacirin Müdüriyeti kurulur ve başına Şükrü Kaya’nın getirilir.
7 Ekim 1915 tarihli talimatnameyle sürgün edilenlerin iskanına tahsis edilen yerler: Halep, Katma, Müslime, Suruç,Resulayn, Rakka, Harran ve Der Zor’dur.
Anadolu kalmalarına izin verilen—güvenlik soruşturmasından geçtikten sonra—Ermeniler, Anadolu içlerine yerleştirilecekleri bölgenin nüfusunun yüzde 5 nispetinde dağıtılır.
1916 Baharı'ndan itibaren, Rusya’nın işgal ettiği bölgelerde bulunan ve Rusya’nın başlarına Ermeni yöneticiler koyduğu yüzbinlerce Müslüman Osmanlı’ya sığınmaya başlar.
Zaten güney bölgelerinden Suriye, Halep, Der-Zor ve Musul’a sürülenler için yüzde 10 oranı bakidir.