Hristiyanlığın İslam tasavvufuna bakışı ya da bu iki mistik tasavvurun tarihteki karşılaşma anlarına dair bir kitap (“Tasavvuf ve Hristiyanlık, Alberto Fabio Ambrosio) normal koşullarda fazla ilgimi çekmezdi. Fakat bir arkadaşım tavsiye edince iş değişti, okumaya başladım ve daha başlangıçta, yazarın konusuna nasıl yaklaştığını görünce, kitaptan özel bir tat alacağımı anladım: Bir inanca, bir ideolojiye ‘karşı taraf’ın dürüst insanlarının gözünden bakabilmenin tadı.
Sosyal belediyecilik uygulamaları vatandaşlar tarafından büyük beğeni alan Buca Belediye Başkanı Mimar Görkem Duman, “Bir yıllık hizmet süremizde kent lokantaları, askıda yemek uygulaması, gençlik merkezleri, Çınarlar Buluşma Noktası gibi hizmetlerimiz ile vatandaşlarımızın yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz” dedi.
MHP’li Celal Adan, 12 Eylül dönemindeki koğuş arkadaşı Sırrı Süreyya Önder’i anlattı: “Mamak Askeri Cezaevi adeta bir tımarhaneydi. Sırrı Süreyya Önder'le de ikinci koğuşta beraber olduk. O zamanki yönetim ‘karıştır, barıştır’ diye bir şey uyguluyordu. Tabii ki fikirlerimiz ayrıydı ancak tımarhane dediğim yerde bile Sırrı Süreyya Önder hoşgörü sahibiydi, uzlaşmacıydı. Son dönemde Türkiye'ye adeta hayatını koyarcasına sahip çıktığına şahidiz.”
Türkiye gazetesinde yer alan habere göre; 21 Nisan'da yapılan AKP MKYK toplantısında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) liselerde başörtüsüne serbestlik getiren kararın ardından yaşanan tartışmalar gündeme...
Çözüm Süreci’nin etkin isimlerinden biri olan eski AK Parti milletvekili Adnan Boynukara, “Silah Bırakmak için “Ne Veriliyor?” başlıklı yazı yazdı: “Baştan ifade edeyim, verilen veya alınan bir şey yok. Yapılan işin temel hedefi, ülkenin en önemli sorununu çözmek, özellikle de vatandaşların can ve mal emniyetini doğrudan ilgilendiren bir konuyu sonuçlandırmaktır. Devleti yönetenlerin temel sorumluluğu, ülkeye vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkesin eşit haklara sahip olduğu bir siyasal iklimi oluşturmaktır. “Ne verildi” veya “ne verilecek” türü, özünde üretilmiş korkuların yansıması olan değerlendirmeler, herkesin eşit haklara sahip olmasını istememe, azmedememenin dışa vurumudur.”