Mana, İke, Mawa, Kala, Manawa, Pono, Aloha... Sosyal medyada dolaşıma giren bir videoda bu sözcükleri ve anlamlarını Sertab Erener, Refika Birgül, Gupse Özay gibi ünlülerden izleyenler bunun yeni bir new age tarikat olduğunu iddia etti. Ünlüler Hinduluk, Yahudilik, Sabetayistlikle suçlandı. Halbuki video ünlü reklamcı Serdar Erener’in sahibi olduğu Alametifarika reklam ajansının “Alamet Holistic” adını verdikleri değişim felsefesi için çekilmişti. Hawai şaman öğretisinin yedi temel kavramı olan sözcükler de sadece ajanstaki marka takımların yeni isimleriydi
Cem Yılmaz hayat pahalılığından şikayet etti: “Eskiden şey vardı, ödediğiniz vergiler size yol, su, elektrik olarak geri dönüyor! Birçok giden memnun ki yerinden, çok seneler geçti dönen yok seferinden. Bence hayat pahalılığından yakınmayan biri ya hırsızdır ya deli.”
Son uluslararası gelişmeler karşısında, yeryüzüne 1930’ların karanlığı mı çöküyor… diye bir soru takıldı kafama. Rusya’nın Ukrayna çevresine yaptığı yığınağa, Batının tepkisine ve Çin-Rus yakınlaşmasına bakarken, bir vakitler Mihver devletlerinin dünyayı nasıl ikinci büyük savaşa sürüklediğini hatırlamadan edemedim. İlkin, sırf olguları ve çarpıcı benzerlikleri yazacaktım. Gene de yazacağım. Ama önce, hafif frene basmak ve metodolojik bir ihtiyat payı bırakmak ihtiyacını duydum.
Birkaç ay sonra Avustralya’da seçimler var. Başbakan Scott Morrison da uzun yıllardır ülkeyi yöneten Liberal-Ulusalcılar koalisyonunun tartışmasız lideri olarak seçimlere girecek. Ancak Morrison’ın başı büyük belada. En son yurt dışına gittiğinde Macron, kendisini yalancılıkla suçlamış, Biden da, Macron’a hak verdiğini ima etmişti. Bir anda herkesin şamar oğlanı haline gelen Başbakan en son 2021’de ‘Yılın Avustralyalısı’ seçilen ve kadın tacizi karşıtı aktivist Grace Tame’den bir şamar yedi. Zoraki olarak Başbakan’la buluşan Tame, onu erkeklerden çok kadınlara ilk isimleriyle hitap etmekle suçlayıp, bunu düzeltene kadar ona “Scott” diyeceğini açıkladı.