GÜNÜN YAZILARI

10 yıl önce 10 yıl sonra: AK Parti

Eğer bir ülkede, milletin iradesi gasp ediliyorsa, çeteler, karanlık odaklar cirit atıyorsa, vesayetçi odaklar kendini hakim olarak görüyorsa, orada ne huzur ne refah ne hak ne özgürlük olur." 10 yıl önce işte böyle bir rüzgar esiyordu. Bu rüzgar Kürt sorununun çözümü yolunda en radikal adımların hazırlayıcısı oldu. Türkiye bazı en tartışılmaz, en tabu konularda, neredeyse her şeyi konuşuyor, tartışıyordu. O günlerde devlet yöneticilerinin söylediklerini bugün bir yurttaş söylemeye kalksa, başına ne geleceğini kimse kestiremez. 15 Temmuz darbe girişimi maalesef siyasetin de toplumun da iktidarın da kimyasını alt üst etti. Normalleşmenin yerini kutuplaşma aldı. İktidar muhalefet ilişkisi yerinden oynadı.

Baharat yolu tutar mı ?

Baharat yolunun Süveyş Kanalı’ndan gidilmesine göre zamandan yüzde 40 kazanma ve maliyetten yüzde 30 azalma sağlayacağı iddia ediliyor. Haritada ise pek öyle görünmüyor . İyi hesaplanmış mı kuşkulu en azından… Başka bir sorun da acaba İpek Yolu ile Baharat Yolu ne kadar mal taşır? Ortada bu kadar mal var mı?! Ticarette korumacılık tamamen kalkacak mı ? Yaptırımlar ne olacak?Bu tür projeler ilk bakışta cazip görünse de sonunda maliyet ve zaman faktörleri ağır basar. Türkiye’nin “vay bizi nasıl by-pass ederler” diye endişe etmesine gerek yok. Belki oldu olacak Hayfa’dan Pire’ye giderken Mersin Limanı’na da uğrarlar ! Pire limanında çoğunluk hisse ise Çin şirketinde….

Yeni İttihatçı ruh halinin derinliği o kadar da fazla olmayabilir mi?

Etyen Mahçupyan bir yıldır kaleme aldığı ‘Yeni İttihatçılık’ yazılarında çok muhkem bir toplam koydu ortaya. Benim bu toplamda emin olamadığım, dolayısıyla Mahçupyan kadar güçlü bir biçimde savunamayacağım sadece bir nokta var: Yeni İttihatçılığın önümüzdeki 10 yıllar için (de) neredeyse kaçınılmazlığına dair imâ ve öngörülerin erken ve aşırı olduğu kanaatindeyim. Türkiye’nin yeni yüzyılının böyle şekillenmesi çok güçlü bir ihtimal fakat böyle olmayabilir de.

Yol ayrımı

PKK’nin şiddeti devam ettiği müddetçe HDP’nin Türkiye siyasetinde bir cazibe merkezi olmasının bir imkânı yoktur. PKK’nin Türkiye karşıtı sert tutumu sürdükçe, HDP’nin Türkiyelilik söyleminin ne bir inandırıcılığı kalır ne de bir alıcısı olur. PKK’nin her eyleminde, toplumun büyük bir çoğunluğu HDP’ye yönelir. Bütün bunlar HDP’nin bir yol ayrımında olduğunu anlatır. İstese de istemese de, kabul etse de etmese de artık şartlar HDP’ye bir yol ayrımını dayatıyor.
- Advertisement -

Yusuf Kerim…

Yusuf Kerim, hak ihlallerine muhatap olan mağdurlar adına birkaç kelam etmenin o günlere dönüşü sağlamayacağı bilinse de bir çocuğa veda ederken, çocuklara karşı kayıtsız kalınmamasını vurgulamak insani bir ödev manası taşıyor. Çünkü artık güvenlik politikaları, güvenlikleştirici siyaset hem iktidar hem de muhalefet tarafından birinci öncelik haline gelmiş durumda, sivil toplum kuruluşlarının ruhlarına kilit vurulmuş gibi… ama bu, bir çocuğu toprağa verirken, rahmetle kuşanmış ruhuna rahmet dilerken, “benzerleri yaşanmasın” demeye mani olmamalı, öyle değil mi?

En Son Çıkanlar