GÜNÜN YAZILARI

Vakvak Ağacı’na adam asmaca

Çocukluğumuzdan yâdigâr bir oyunu hatırlıyorum: Adam Asmaca. Bilemediği her harfte rakibinin çizdiği darağacını, nihayetinde infazı kaybedenin cezası-kazananın zaferi yapan “çoluk çocuk” oyunu. Baktım, bugün dijital ortamda da oynuyorsun. Ağaçta sallandırılan “adalet”e de çocukluktan aşinayız. Kovboy filmleri bir yana, tarihimizde de yeri ayrı… Adıyla çizgi filmleri hatırlatan Vaka-i Vakvakiye gibi örnek olaylarımız bile var.

Senegal demokrasisi uçurumun kenarından nasıl döndü?

Geçen hafta %54 oy alarak başkanlık seçimlerini kazanan 44 yaşındaki DiomayeFaye, Senegal’in ve Afrika’nın seçilmiş en genç devlet başkanı oldu. Afrika’nın daha önce hiç askeri darbe yaşamamış nadir ülkelerinden biri olan Senegal demokrasisi, aslında uçurumun kenarından dönmüştü. İki dönem sınırı nedeniyle görev süresi dolan mevcut devlet başkanı Macky Sall, anayasaya aykırı bir şekilde seçimleri 1 sene ertelemiş, seçimlerin ertelenme kararı oylanırken polis meclisi basmış ve muhalefet vekillerini sürükleyerek oturumdan çıkarmış, muhalefetin en güçlü adayları siyasi yargılamalar neticesinde hapse atılmıştı. Neyse ki nüfusun %60’ını oluşturan 25 yaş altı gençlerin barışçıl sokak gösterileriyle sandığa sahip çıkması, Anayasa Mahkemesi’nin seçimlerin ertelenme kararını iptal etmesi, mahkeme kararının hükümet tarafından uygulanması ve eski siyasetçilerle, sivil toplumun toplumsal uzlaşı çağrıları Senegal’in kaderini değiştirdi.

31 Mart ve sonrası: AK Parti ve CHP

AK Parti için bu seçimlerde iki kerteriz noktası olduğu söylenebilir: Birincisi, Türkiye genelinde alacağı oy oranı; ikincisi, büyükşehirlerde nasıl bir performans göstereceğidir. CHP ise gerçekte sahip olduğundan daha fazla oy oranına ulaşabilir. Ancak bu, CHP sayesinde değil, çoğu yerde CHP’ye rağmen gerçekleşen bir başarı olur.

Şimdi de uluslararası öğrenciler hedefte

Türkiye’deki 300.000 uluslararası öğrenciyi ülkeye kazandırmak için dünyanın dört bir yanına gidip ailelerle ve çeşitli devletlerin yetkilileriyle görüşüp onları ikna eden insanların yıllar boyunca verdikleri emeklerin bir anda berhava edilmesi için geçtiğimiz Cuma günü ilk darbe vuruldu. Eğer Türkiye bu kötülüğe de teslim olursa, kaybettiği sadece uluslararası öğrencilerle gelen yıllık 3 milyar dolardan ibaret olmayacak.
- Advertisement -

Reklam Festivali biterken: Apolitik siyasetin DEM kaygısı

Hem iktidar partilerine hem muhalefet partilerine “Benim kendi siyasetim var” demek, suçlanma aracına dönüşüyor. Üstelik bu taktikler o kadar anlık değişiyor ki Mayıs seçimlerinde de muhalif birlikteliğe destek olmak kabahat sayılıyordu. Billboardlardan, şarkılardan, pankartlardan öteye geçip politik taleplerin tartışıldığı, partilerin hangi esaslı sebeplerle birbirlerinden ayrı oldukları ortaya konulamadığından, siyasi partilerin otoriter iktidarın bahçesinde birbiriyle “aldım-verdim” oyunları oynaması bekleniyor. Oysa tehlike burada başlıyor: Koskoca Türkiye siyaseti, sadece Erdoğan’a mı bırakılmalı?

En Son Çıkanlar