GÜNÜN YAZILARI

Solun Kültür Serüveni 22 | Halil Berktay: Üçüncü büyük soru: Nereye gidiyor(du)? Savaşa mı, barışa mı?

Lenin hem, emperyalistler-arası çelişmeler uzlaştırılamayacağı; yeryüzünün teritoryal paylaşımı bir kere tamamlandıktan sonra bu paylaşımın ancak savaş yoluyla değiştirilebileceği gerekçesiyle, savaş kaçınılmaz gözüyle bakıyor. Hem de içten içe, savaşın (yol açacağı insanî felâket bir yana, ki Lenin pek aldırmıyor böyle acılara) küçük, sert, sıkı ve illegal Bolşevikler için tarihî bir fırsat olabileceğini düşünüyor. Her iki açıdan da hedefi 12’den vuruyor. Hem savaş çıkıyor. Hem de savaş devrime yol açıyor.

Ruh üşümesi

Yaşlanmanın, uzun yaşamanın, hatta yaşamanın insana etkisi, yarattığı duygular meşrebine, nabzına göre şüphesiz. Hayatın sırrını “takma kafana”yla özetleyenler az değil. Öyle yaşamaktan bir tür mahcubiyet duyanlar ise değerli. Utanma”nın toplumsal kıymetini, yokluğunun ne rezilliklere yol açacağını yaşayarak, tepeden tırnağa görerek öğrendik.

Aşırı sağı halı altına süpürmek Batı’yı kurtaracak mı?

Geçen hafta yükselen aşırı sağ karşısında kabuslar gören Avrupa rahat bir nefes aldı. İngiltere’de seçimleri merkez sol İşçi Partisi kazandı, Fransa’da meclise en çok vekil sokan ittifak solcular oldu. Fakat seçim sonuçlarına detaylı bakınca tablo biraz farklı. Ülke genelinde %34 oy alan İşçi Partisi, Avamlar Kamarası’nın %64’ünü kazandı. Aşırı sağcı Reform Partisi sadece 5 vekil kazandı, ama %14 oy aldı. Fransız seçimlerinde Le Pen’in partisi hem merkez sağı eritti, hem de vekil sayısını neredeyse ikiye katladı. Fransa ve İngiltere’yi sandıkta birleşen seçmen ve dar bölge seçim sistemi kurtardı. Belki aşırı sağ seçimleri kazanamadı, ama bitmedi de.

Sağ sıla, sol gurbet

Basit görünen her şey gibi bu sol/sağ ayrımı oldukça karmaşık, daha doğrusu bulanık. Örneğin CHP’nin neden sağ bir parti sayılmadığını anlamak için Türkiye’de doğmuş olmak gerekiyor. Cumhuriyetçi, kurucu parti. Ülkenin kuruluş değerlerine tutunuyor ve kriz anlarında muhafazakar reflekslerle kuruluş değerlerine dönmeyi öneriyor. Solcu ya da sağcı olmak bazı insanların yazgısı, isteseler de değiştiremiyorlar.
- Advertisement -

Solun Kültür Serüveni 21a | Halil Berktay: Ne yapıyordum? Nasıl bir sol? Nerede kalmıştık? Bu uzun argümanın neresindeyim?

19. ve 20. yüzyılların bu sol kültüre hayat veren büyük dâvâları geride kaldı. Fransız Devrimi yok. Marksizm yok. Ekim Devrimi ve Sovyetler yok. Kemalizm yok. Faşizm ve Nazizm yok. Dekolonizasyon yok. Vietnam ve Cezayir yok. Örgütsel devamlılıklar kalmadı. Tarihsel partilerin sadece karikatürleri kaldı. Eski sloganlar ve mücadele biçimleri de yitirdi çekiciliğini. Şimdi yeni meseleleriyle yeni bir dünya var. Yeni kitleler, yeni nesiller var. Yeni dâvâlar için, yeni tarz çabalar gösterilmeli. Bunun için de yeni bir sol gerekli.

En Son Çıkanlar