GÜNÜN YAZILARI

12 Eylül 1980 sabahının fotoğrafı

Ecevit ve Demirel siyasi yasakları kalktıktan sonra yeniden ülkeyi yönetme imkanını elde ettiler. Bu kez Ecevit’le çok yakın iki dost haline dönüştüler. "Siyasette dün dündür bugün bugündür" diyen Demirel de Ecevit de önemli izler bıraktı. O dörtlü fotoğraf bir siyasi tarihin dönüm noktalarından birisinin sembolü olarak hafızalara kazındı.

Laik siyaset ve laik sosyolojinin bugünlere gelişteki sorumluluğu (4): Depresif-paranoyak milliyetçiliğin altın yılı, 2005

AK Parti, zihin kodlarındaki bulanıklık nedeniyle ilk yıllarında iktidarına yönelik provokatif eylemlerin doğasını doğru değerlendiremedi. Geçtiğimiz bölümlerde, bildiri dağıtmak isteyenlere yönelik linç girişimlerini ‘halkın hassasiyetleri’ gerekçesiyle haklı bulması demokratik hak ve özgürlükler konusundaki bulanık bakışının sonucuydu. Linç girişimlerini izleyen depresif-paranoyak milliyetçiliğe karşı da İslamcılığına bulaşmış milliyetçiliği nedeniyle gerekli tepkiyi vermedi, hatta yer yer duygudaşlık içine girdi. Sonraki bölümlerde ele alacağımız ülke çapındaki ‘misyonerlik karşıtı kampanya'da da aynı şey oldu.

Dindarların kayıp gündemi

Dindar-seküler gerilimine odun taşıyıp siyasetin ateşini harlamadığı sürece, işçiler ölmüş, kadınlar öldürülmüş, alınmayan tedbirler sebebiyle görevi başında insanlar yitirilmiş; hiçbiri dindarlarımız için dert, tasa ve gündem konusu olmuyor nedense ve nasılsa...

Masamdaki kitaplar okuduğum kitaplar

Kıbrıslı gazeteci Başaran Düzgün’ün “Öksüz Atlar Ülkesinde” romanı. Kıbrıs’ın bilmediğimiz karmaşık değişik milliyetlerin iç içe yaşadığı bir tarihi döneminden çatışmalara uzanan yakın tarihine tanık oluyoruz. Bir belgesel niteliğindeki bölümleri, yaşanmış bir tarihin heyecanı içinde sizi sürükleyip götürüyor. Çok beğendim.
- Advertisement -

“Gerekeni yapmıştır”lar artarken…

Hilafet bayrağı, kelime-i tevhid bayrağı taşıdı diye yumruk atan saldırganın “gerekeni yaptı” diye övülmesinden haftalar sonra bu kez de hutbede imam azarlayan, darp eden kaymakama diğer valiler ve kaymakamlardan gelen “gerekeni yapmıştır”ı da gördük. “Gerekeni yapmıştır”ların artması tehlikeli. İlgililerin de sebebi ne olursa olsun şiddetin meşrulaştırılmasına karşı gerekeni yapması gerekir.

En Son Çıkanlar