HDP, kendisini aday göstermemeye zorlayan dinamiklere karşın yine de aday çıkarsaydı, seçmen düzeyinde hatırı sayılır bir fire verir ve bu da parti yönetimini dara sokardı. HDP yönetimi de muhtemelen bu durumu göz önünde bulundurarak bir cumhurbaşkanı adayı göstermedi.
Yaşadığımız her felakete “kader” deyip Yaradan’a fatura ediyorsunuz. Akabinde bu yetmezmiş gibi bir de “helallik” istiyorsunuz. Ana muhalefet lideri 28 Şubat konusunda “Bu meseleleri sistematik bir yolla çözdüğümüz zaman devlet mağdurlarla helalleşmiş olacak” dediğinde ise küplere biniyorsunuz. Bu “helalleşme” kavramı neden hep sizin tekelinizde? (…) İktidarın bugün muhalefete yönelttiği eleştiriler, geçmişteki kendi söylemleridir.
Hakkında jüri kararıyla iddianame düzenlenen ABD’nin 45. başkanı Donald Trump’ın Salı günü (4 Nisan) New York Manhattan Savcılığı’na teslim olması bekleniyor. Trump, ABD tarihinde gözaltına alınan ilk eski başkan olarak tarihe geçecek. Hapse girmesi durumunda, 2024 başkan adaylığını daha önce açıkladığı için kampanyasını parmaklıklar ardından yürütecek olan Trump, hapisten başkan adaylığı için yarışan ilk isim olmayacak. 1918’de 1. Dünya Savaşı’na karşı yaptığı konuşma nedeniyle hapse atılan savaş karşıtı sosyalist Eugene Debbs de kampanyasını hapisten yürütmüştü.
Giorgia Meloni’nin Ekim ayında başbakan olmasından birkaç ay sonra, Elly Schlein, merkez solun en büyük partisi PD’nin genel sekreterliğine seçildi. Meloni’nin başbakanlığı, İtalyan siyasetinin klasik kalıplarını kıran bir durum olarak görülse de Elly Schlein’dan sonra Meloni’nin de klasik kaldığı söylenebilir. (..) Giorgia Meloni ve Elly Schlein… İtalya’nın ve Avrupa’nın iki zıt kutbunu, iki zıt insan tipini, iki zıt yaşam tarzını temsil eden iki kadın…
Son marifetleri. (1) Kendini resmen de iktidar ortaklığına lâyık gördü. Geçmişte yüzde 0.18, yüzde 0.37, en fazla yüzde 0.44 oy almış olmasına karşın, kendinde muazzam bir güç vehmederek, “kaosu önleyecek” yeni bir hükümet mimarisi, bir AK Parti + MHP + Vatan Partisi koalisyonu önerdi. Hiç aldıran olmadı. En ufak bir yankı getirmedi. (2) Altılı Masa dağıldı sandı, kutlamaya girişti. Derken dağılmadığı anlaşıldı. Ankara’daki mevhum bir “gizli karargâh”ta yabancı “operasyon şefleri”nin hemen toplanıp sorunu çözdüğünü iddia etti. (3) Cumhur İttifakı’na katılmak için bizzat Erdoğan’a başvurdu. Reddedildi. (4) Cumhurbaşkanı adaylığı için 100,000 imza toplamaya kalktı. Dörtte birine ancak ulaşabildi. Fakat inancı sarsılmadı. Bir kere daha her şeyi, illâ Vatan Partisi’nin (kendisinin) yolunu kesmek isteyen Amerikan emperyalizmine izafe etti.