Yerel seçimlerden sonra benzer bir girizgâh ile başlayıp, şöyle demiştim: “Eğer kabullenme aşamasına geldiyseniz gelin konuşalım. Küfretmeden, yaftalamadan, suçlamadan. Sakin sakin konuşalım.
Gerçekten tüm suç, tüm suç, çocuğunu ölümüne döven, çocuğun her şeyini yakan, yıkan ve çocuğun tüm yakın arkadaşlarına zarar veren babasında değil de bizzat çocuğun kendisinde mi?
ister eski şaraplardan içelim,ister yeni şarapları deneyelim,yeter ki yeni sarhoşluklar bulalım,yeter ki yeni şarkılar söyleyelim… öyle şarkılar, öyle şarkılar ki,en keskin şaraptanüç kere daha keskin,en...