Yaşanılan sürecin hayal kırıklığıyla üretilen “Kürt hareketinin kullanılan oyuncu” olduğu söylemi, soğukkanlı bir analizden çok polemikçi bir tahkir diline karşılık geliyor. O nedenle de sorunu anlamak ve çözüm üretmek yerine Kürt/muhafazakâr kopuşuna hizmet etme tehlikesi taşıyor.
Etrafı ateş çemberi ile kuşatılmış sivil barış hareketi, ilk ve önemli bir adımla politika sahnesinde yer aldıysa, tüm toplum demokratik bir değişime adım atmıştır.
AKP’liler tehditkâr bir siyasetten, fazla İslami bir dilden, tarihsel hamasetten giderek daha az hoşlanıyorlar. Onlar AKP’nin Türkiye’yi bütün çeşitliliği içinde ve herkese ulaşarak yönetebilmesini istiyor ve bunun dilini duymak istiyorlar.
7 Haziran genel seçimlerinin önemli sonuçlarından biri de CHP’nin iktidar alternatifi bir ana muhalefet partisi olamaması. Nitekim AK Parti’den kaçan oylar MHP ve HDP’ye giderken, CHP iktidar partisinin oy kaybından pay almak bir yana, az da olsa oy ve sandalye kaybetmiş bulunuyor.