Gerek Demokrat gerek Cumhuriyetçi parti üyelerinin imza attığı 26 Şubat tarihli mektup, bugün (2 Mart) açıklandı.
Mektupta, Türkiye’nin uzun zamandır anahtar bir NATO müttefiki olduğu, ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ilişkileri gerdiği belirtiliyor ve şöyle deniyor: “Türkiye’de yaşanan ağır insan hakları ihlalleri ve demokratik gerileme önemli bir endişe kaynağıdır. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Adalet ve Kalkınma Partisi iktidardaki yaklaşık 20 yılı Türkiye’nin yargısını zayıflatmak, siyasi müttefiklerini kilit askeri ve istihbarat pozisyonlarına yerleştirmek, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğünü baskı altına almak, siyasi muhalifleri, gazetecileri ve azınlıkları haksız yere hapsetmek için kullandı.”
2016 yılından bu yana yaşanan tutuklamaların ayrıntılarına yer verilen mektupta, ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından istihdam edilen 3 Türk vatandaşının da şüpheli suçlamalarla cezaevinde tutulduğu hatırlatılıyor. Bu kişilerin serbest bırakılması ve haklarındaki suçlamaların düşürülmesi isteniyor.
Mektupta, Erdoğan’ın Washington’a 2017 yılında yaptığı ziyaret sırasında, korumalarının barışçıl göstericilere ve Federal görevlilere saldırmasıyla, “tarzını ülkemizin başkentinin sokaklarına bile taşıdığı” ifadesi de yer alıyor.
Kongre üyelerinin, Türkiye ile ABD’nin stratejik müttefik kalmasının ve aralarındaki anlaşmazlıkları gidermesinin iki ülkenin de yararına olduğunu ancak ilişkilerin onarılması için Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP’nin davranışlarını değiştirmesinin hayati önem taşıdığına inandıklarını ifade ettikleri mektupta, Biden yönetimine insan hakları, hukukun üstünlüğü ve demokratik değerleri destekleme taahhüdünü yerine getirme konusunda yardım sözü veriliyor.