CHP Kurultayı’nda Özgür Özel’in genel başkanlığa seçilmesi sonrası Prof. İlhan Uzgel CHP Dışişleri Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığına getirildi.
Uzgel’in göreve getirilmesinin ardından CHP’nin uluslararası alandaki siyaset biçiminde nasıl adımlar atılacağı merak konusu olmuştu.
Özel, Uzgel, emekli büyükelçi CHP milletvekili Namık Tan ve milletvekili Gamze Taşçıer’den oluşan bir heyet ile ilk yurt dışı ziyaretini 40’ıncı kuruluş yıldönümü vesilesiyle KKTC’ye yaptı. Özel; KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC Başbakanı Ünal Üstel, KKTC Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre ve Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Tufan Erhürman ile görüşmeler yaptı.
CHP’nin yeni dönemdeki dış politika anlayışını ve KKTC ziyaretini CHP Dışişleri Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. İlhan Uzgel ile konuştuk.
“CHP dış politika konusunda daha aktif olacak”
CHP’nin yeni dış politika anlayışı nasıl şekillenecek?
Yeni dönemde ve yeni yönetimde dış politikaya daha fazla ağırlık verilecek. CHP bir parti olarak dış politika konusunda daha aktif olacak, gerek bölgesel sorunlar, gerekse Türkiye’nin dış politika konu ve sorunları hakkında daha belirgin, kendi pozisyonunu net olarak ortaya koyan, hükümete yönelik eleştiri ve gerektiğinde önerilerini daha yüksek tonda dile getirecek.
Dış politikayı AKP hükümetinin çok rahat hareket ettiği, iç politika amaçları için kullandığı bir ilişki şeklini sona erdirmek ya da en azından sınırlandırmak istiyoruz.
Bu yeni dış politika anlayışında başta bazı komşu ülkelerle CHP yönetimi daha yoğun temaslar halinde bulunacak, kendi düşüncelerini aktaracak ve yeri geldiğinde dış politikada tamamlayıcı olmayı hedefleyecek.
CHP bundan sonra dış politika konusunda hem kamuoyuna daha fazla seslenecek, hem kendi dış politika anlayışını bir muhalefet partisinin sahip olduğu imkanlar dahilinde yansıtacak, hem de çeşitli konu ve sorunlarda ne dediği, nasıl tavır alacağı merak edilen bir aktör haline gelecek.
AB ile ilişkilerin geliştirilmesi konusunda nasıl bir yol haritası izleyeceksiniz?
CHP, AB üyelik sürecini desteklemektedir. Bu yöndeki politikamız devam ediyor. AB ile ilişkilerin donmuş halinden hem AB hem de hükümetimizin sorumlulukları var. En önemli konulardan biri Türkiye’nin demokratikleşmesi sorununu aşmak ki hükümet bu konuda Türkiye’yi sürekli geriye doğru götürüyor.
AB üyeliği ve bu süreçte yapması gerekenlerin, örneğin hukuk devleti olma, insan haklarına saygı gibi, iktidarı açısından sorun yaratacağını biliyor. O yüzden üyelik sürecinin askıya alınmasından hükümetin bir rahatsızlığı yok. CHP bu tıkanıklığı aşmak için bir muhalefet partisi olarak elinden geleni yapacak. AB ile temasları artıracağız, başta vize olmak üzere bazı sorunların çözümü konusunda inisiyatif alacağız.
Özgür Özel ilk yurt dışı ziyaretini KKTC’ye yaptı. Özel’in Azerbaycan’ı da ziyaret edeceğine dair medyada haberler yer aldı. CHP, KKTC ve Azerbaycan konusunda nasıl bir politika izleyecek?
Kıbrıs konusu CHP için çok önemlidir. 3’üncü Genel Başkanımız Bülent Ecevit döneminde gerçekleştirilen Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında Kıbrıs’ta bir istikrar oluştu. Kıbrıslı Türklerin güvenliği sağlandı.
CHP Kıbrıs ile olan bağlarını kuvvetlendirmeye devam edecek.
Kıbrıs’ta demokrasinin korunması, Kıbrıs’ın uluslararası izolasyonunun giderilmesi ve Kıbrıslı Türkler ile bağların güçlenmesi için çalışacağız.
Azerbaycan konusunda ise geçmişten gelen bir mesafe oluşmuş. Bu yeni dönemde bunu aşmak için çalışacağız. Genel Başkanımız Azerbaycan’ı ziyaret etme dileğini dile getirdi.
Türkiye ile Azerbaycan arasında yalnızca hükümetler arasında değil toplumlar arasında da sıcak ilişkiler var. Azerbaycan ile ilişkiler yalnızca AKP hükümetinin kurduğu bağlarla sınırlandırılamaz. Yapılacak bir ziyaret ile hem geçmişten gelen kırgınlıkların giderilerek yeni bir sayfa açılması hem de Türkiye ile Azerbaycan arasındaki bağların güçlendirilmesine çalışacağız.
Sabah gazetesi yazarı Yavuz Donat, Azerbaycan’da CHP’ye tepki olduğundan bahseden bir yazısı üzerine Özel’in kendisini arayarak “Dost ve kardeş Azerbaycan’ı kırmışız. Yanlış yapmışız. Tamamen bizim hatamız” dediğini yazmıştı. Özel’in Azerbaycan’a ziyaret etme isteğini bu olay da güçlendirmiş olabilir mi?
Sayın Genel Başkan’ın Yavuz Donat’ı aradığı doğru ama ben içerik olarak bu diyaloğu teyit edemem.
Genel olarak Genel Başkanımız Azerbaycan ile ilişkilerimizde yeni bir sayfa açmak istediğini çeşitli ortamlarda dile getirdi, ilk ziyaretlerinden birini Azerbaycan’a yapmak istediğini açıkça ifade etti. Azerbaycan ile ilişkilerimizi geliştirmek için yapılacak bir ziyaretin çok iyi sonuç vereceğini düşünüyoruz. Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin güçlenmesine CHP’nin yapacağı katkılar olabilir. Bunları görüşmek, konuşmak istiyoruz.