Oral Çalışlar
Baykal’ın konuşması
Bugüne kadar değişimci ve atılımcı zeminde siyaset yapan iktidar, bu kez hegemonik bir dille konuşuyor. Geçmişte etkili olan "Ben mağdurum, bana sahip çıkın" hissiyatı da, zayıflıyor. Baykal'ın konuşması, belki de bu yüzden etkileyiciydi.
Çağatay Akman yeni kuşağın sesi mi?
Yeni neslin, tepkiselliğini, duygularını yansıtan sözler dikat çekiyor. Gençler, şu dörtlüğü çok anlamlı buluyorlar: “Adaleti koyduk ortasına / Dön dedi döndük voltasına / Fakirin paradan haberi yok ama / Zenginin meyvesini koy votkasına...”
ABD’yi düşmanlaştırmak…
İçeride bir uzlaşma sağlamamızın gerekliliğini görüyoruz. Saldırıları alt edebilmek için, bir "birlik-beraberlik" söyleminin, psikolojik olarak yükseldiğini görüyoruz. Peki aynı özen ve gerçekçilik, dış dünyayla ilişkilerde de gösterilebilecek mi?
Terörü ideoloji mi üretiyor?
Bu kargaşanın içinden, El Kaide yetmedi, DEAŞ çıktı. Bu örgütleri yaratan ortamı uzun uzun anlatmaya gerek yok... Sert ve katı okumalar, işte bu ortam içinde oluştu.
Türk’ün Türk’ten başka dostu vardır
İçinde yaşadığımız koşullarda, dostluklara, dayanışmaya, dünyanın desteğine ihtiyacımız bulunuyor. Üç cepheden (PKK-DEAŞ-FETÖ) gelen saldırılar, toplumsal dengelerimizi tehdit ediyor. Güvenlik krizi belirginleşiyor. Ülkeyi yönetenleri, yönetemez hale getirmeyi amaçlayan bir tırmanış içindeyiz.
Reina katliamı ve ‘öteki’ler
Birbirimizi tercih ettiğimiz etkinlikler, eğlenceler üzerinden suçlayıp, dışlamanın anlamı yok. Farklılıklarımızı bir zenginlik olarak görmedikçe, iç huzuru sağlayamayız.
Temel itirazlarım ve çözüm önerileri
Tasarı Meclise geldiğinde, vekiller denge ve denetim konusunda daha duyarlı hareket edebilirler. Yargının ve Meclis'in devre dışı bırakılmasına neden olacak maddeleri yeniden ele alabilirler.
Bir iyi haber
FETÖ, PKK ve DEAŞ'ın saldırıları, bu örgütlerin, bazı ülkelerin desteğine sahip olması, içinde yaşadığımız tehlikenin ne ölçüde büyük olduğunu gözler önüne seriyor. Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Böyle dönemlerde kantarın topuzu kaçıyor, suçluyla suçsuzu ayırdetme hassasiyeti azalıyor. Herkesi aynı torbaya doldurmak, ortak suç icat etmek, gelenek haline geliyor.
Önce kolu koptu, şimdi işsiz
Kızım için, ekmeğim ve onurum için emeğimden vazgeçmeyeceğim. Bir kol verdim, bu ülkede yaşamanın diyetini fazlasıyla ödedim. Kalan tek kolumu kırma peşinde olanlara çağrıda bulunuyorum; bırakın yakamı. Onuruyla yaşayan insanların hayatını karartanlar aydınlık bir ülkede yaşayamayacağını anlamalı artık.
‘Noel Baba’ güzellemeleri
Türkiye Cumhuriyeti'nin Hıristiyan yurttaşları da var. Onlara saygı duymak, bayramlarını paylaşmak ve kutlamak, insani bir tutumdur. Onlar Müslümanların kutsal günlerini kutluyorlar, paylaşıyorlar.
ABD-PKK-Türkiye denklemi
Türkiye ABD ilişkisi, PKK yüzünden bir kırılmaya uğrar mı? ABD bölgede bir Kürt devleti projesi içine girer mi? İlişkiler daha da gerilir mi? Trump dönemi bu açıdan bir soru işareti olarak önümüzde duruyor.
Ankara, Tahran makul zemine oturmalı
İran, bölgede “Şii egemenliği” kurma planında ısrarcı olursa, ortalığın yatışması mümkün olmaz. Büyük devletlerin müdahale alanı da genişler... Ankara- Tahran ilişkisinin makul zemine oturması, bölgenin en acil konusu haline geliyor
Eline sazı alan aklına geleni söylemesin…
Rus Büyükelçisini öldüren gücün, Türkiye'nin dış siyasette zora girmesini, köşeye sıkışmasını amaçladığı görülüyor. Bu projeyi boşa çıkarmak hedefiyle hareket etmeliyiz. Suikastın olduğu andan itibaren, Türkiye'nin ve Rusya'nın karşılıklı olarak itinalı adımlar atmış olmaları, önemli. Ancak riskler ortadan kalkmış değil.
Türk Kürt kardeştir…
PYD'nin Türkiye'yle çatışma içine girmesi, Rusya ve ABD'nin elini güçlendirdi. “Türkiye'ye istedikleri her şeyi kabul ettirebilecekleri bir boşluk yarattıkları” psikolojisi içine girdiler. Bu yüzden de, Türk Kürt kardeşliğinin kıymeti, daha da artıyor.
Kadınlara hokus pokus
Kadınları köle olarak görmekten zevk alan ve bunun teorisini “din-iman” adına sürdürmeye çalışan kültürün de ciddiye alınacak kadar tehlikeli bir gücü içinde barındırdığını görebiliyoruz. Eşit, özgür ve demokratik bir Türkiye yolculuğunun önündeki en büyük engellerden biri de, bu kültür. Toplumun yarısını oluşturan kadınları ikinci sınıf olarak görebilen bir kültürün demokrasi yolculuğunun karşısında dikildiği bir dönemdeyiz.
Hele bir duralım! Sakinleşelim!
Bölge halkının mağduriyetine neden olmayan bir duyarlık gösterilmeli. Hukuk devletinin yol göstericiliğinde, toplumun geniş kesimlerini kazanmayı hedefleyen bir mücadele yürütülmeli. Öfkeden çok, sağduyuya önem vermemiz gereken bir dönemdeyiz.
PKK şiddetiyle hesaplaşmak
HDP için, Kürtlerin hakkını hukukunu savunurken PKK şiddetini görmezden gelenler için, karar zamanı. Bu çizginin karşısında; amasız, fakatsız tavır alacak mıyız? Yoksa, mırın kırın etmeyi sürdürecek miyiz?
PKK mı? Ne yapmak istiyor?
Üretilen stratejiler, şiddet tırmandırılarak sürdürülmek isteniyor. Bütün bunların üstesinden gelebilecek çözüm; Türklerle Kürtlerin barış ve kardeşlik için daha sıkı birbirine sarılması, şiddeti ‘ama’sız reddetmesi.
Van’dan izlenimler
Van’da dinlediğimiz iş insanları, devletle PKK arasında bir sıkışmışlık yaşıyor. Bu aslında bütün bölgenin havasını yansıtıyor. Hendek sürecinde esas tepki “örgüt”eydi. Şimdi bu öfke çözümsüzlük nedeniyle devlete yöneliyor, diyorlar. Öfke var, tepki var. Umudu yaşatmak istiyorlar.
Çılgın senaryolar mı, ortak akıl mı?
Saçma teori ve senaryolar gündemi işgal ederken, Türkiye, ekonomik olarak yaşadığı sarsıntıyı aşmanın yollarını arıyor. Konuştuğum iş insanları, artan dolar baskısının altından nasıl kalkacaklarının hesabını yapıyorlar. Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu, AB Bakanı Ömer Çelik, yara alan ikili ilişkileri onarabilmenin yollarını arıyorlar.
Bu Partiler Kanunu’yla başkanlık sistemi…
Başkanlık sisteminin temel mantığı, yürütme ile yasama arasında, bir denge ve denetim mesafesi oluşturabilmek. Yürütmeyi elinde tutan başkanın, Meclis tarafından denetlenebilmesi, işin esası. Tabii, adayları belirleme yetkisini elinden bulunduran bir “başkan”ın, otoritesi sonsuz olur.
‘Gavur’ sözcüğünü ‘ecdadımız’ yasaklamıştı
Hepimizin belirgin özelliği insan olmamızdır. Yurttaş olmamızdır. Rum'uyla, Yahudisiyle, Kürt'üyle, Türk'üyle, Sünni'siyle, Alevi'siyle insan. Ayrımları bazılarımızı "ötekileştirerek" yapmak, yanlıştır kabul edilemez.
Referandum üzerine öngörüler
Somut gerçeklik şu: TL'nin dolar karşısındaki değer kaybı, dünyadaki çoğu ülkeden daha şiddetli ilerliyor. Bu negatif ayrışma, dış politikadaki artan belirsizlikle de bağlantılı. Ekonominin yönetiminde, uzun süredir anlayış farklılıkları var. Cumhurbaşkanı Erdoğan, başından itibaren, faizlerin düşürülmesini istiyor. Ancak, şu anki finansal gerçeklik, ters yönde seyrediyor.
Partili başkanlık
Bu nasıl bir sistem olacak? Demokratik, denge ve denetim mekanizmasının yerinde olduğu bir rejime mi geçeceğiz? Yargının siyasi hegemonyadan uzak bir hale dönüşmesine mi tanık olacağız? Meclis yani yasama, Başkanın gölgesinde mi kalacak, yoksa milli iradenin temsilcisi rolünü mü oynayabilecek?
Tuğrul Türkeş ve Devlet Bahçeli
Dünyanın yeniden şekillendiği bir dönemdeyiz. Hem içeride hem dışarıda kritik kararların eşiğindeyiz. Türkeş'in kaygılarını işte bu resim içinde anlamakta yarar var. Uyarıları, bir birikim ve eğilimin ifadesi.
Castro: Umut çağının simgesi
Özgürlük için yola çıkıp, her türlü farklılığı zor yoluyla ezdiği de ona yönelen en önemli eleştirilerden. Bütün bu tartışmaların ötesinde, Castro onurlu bir ülkenin, onurlu direnişçisi olarak tarihe geçecek.
Avrupa Birliği ile köprüleri atmak
İki tarafın da birbirine ihtiyacı olduğu bir gerçek. Bir güzel deyişimiz var: "Öfkeyle kalkan zararla oturur..."
Karamsar olmayalım, iyi şeyler yapabiliriz
AB Parlamentosu, Türkiye ile üyelik müzakerelerini askıya alırken, Deniz Baykal, Ahmet Türk'e destek için Mardin'e gidiyordu. Umudu yitirmemek gerekiyor. Türkiye önemli bir ülke. Demokrasi konusunda önemli birikimleri var. Daha çok yol alacağız.
Şangay Beşlisi ve Avrupa Birliği
AK Parti, toplumsal desteğini, askeri vesayete karşı çıkışıyla, siyasette çoğulculuğu savunmasıyla, alt sınıfların önünü açmaya yönelik vizyonuyla kazanmıştı… İnsanlığın ortak değerlerinden ve demokrasiden uzaklaşmak; Türkiye’yi, bir yere ulaştırmaz.
Gerilla lideri, barış elçisi oldu
Joaquin’in de içinde olduğu savaş örgütü Farabundo Marti, 1992’de imzalanan antlaşmayla, yasal partiye dönüştü. Joaquin, bir süre sonra bu partiden koptu. Merkezci Demokrat Parti'yi kurdu. Hükümetin gerçekleştirdiği bir dizi liberal reforma destek verdi.