İletişim Başkanlığı’nın Ayasofya’nın açılmasından beş gün sonra yayımladığı ‘birlikte yaşama’ videosunun 6 ay önce çekildiği belirtilmeyince Rum cemaati tepki gösterdi: “Mevcut siyasi koşullarda, videoda konuşanlar hedef haline geldi.”
Bayramları, hiçbir şeyi beğenmediğim ergenlik günlerimde bile severdim. Şimdilerde de, eski bayramlardan çok şey kaybedilmiş hâliyle, içimde “sebepsiz” bir sevinç ile karşılıyorum bayram günlerini. Belki kelimenin kökeninin çağrıştırdıklarının gerçek hayatla uzlaşma halinde olduğunu düşünmeyi sevmemden kaynaklanıyordur. Belki de, bayramda birlikte olduklarımın da benimle aynı şeyleri yaşamaya meyilli olmasından.
Türk edebiyatının büyük ustalarının Serbestiyet için kaleme aldıkları Kurban Bayramı yazılarını yayımlamaya devam ediyoruz. Bugün sıra, Kurban Bayramı’nın ‘içtimai’ yönünü ele alan kısa bir yazısıyla Vâlâ Nureddin’de.
O muhtemelen çok farklı iktidarların hakimiyeti altında yaşayıp sanatını gerçekleştirebilmiş tek fotoğrafçı. Esad'dan IŞİD’e birçok tarafın fotoğrafçılığını yapmış olsa da bağımsız kalmayı başarmış... İki BBC muhabiri, Abood Hamam’ın şaşırtıcı hikâyesini anlatıyor: Bir fotoğraf seni öldürebilir, fakat yaşatabilir de.
KADEM’in açıklamasının biricik değeri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın küçük kızı Sümeyye Erdoğan Bayraktar’ın, bu derneğin başkan yardımcısı olması mı? Yani mesele, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkma hazırlığındaki iktidara gıcık vermekten mi ibaret? İster KADEM’in kendisi, ister açıklama metni, ister olayın bütünü, bunun ötesinde bir anlam ve önem taşımıyor mu?