GÜNÜN YAZILARI

Spotify listesinden nasıl depresyondaki Türkiye çıktı?

Dünyanın en büyük müzik paylaşım programı Spotify, her yıl olduğu gibi bu yıl da 2023’de platformda en çok dinlenen şarkı ve şarkıcıları açıkladı. Şarkıların çoğu Besk Rap, yani arabesk rap tarzında. Peki 90’ların sonlarında, 2000’lerin başlarında doğmuş bu gençler neredeyse ölmekte olan arabeski yeniden nasıl keşfettiler? 20’li yaşlara kadar ne yaşamış olabilirler ki ki bu kadar dertli şarkılar yazıp, söylüyorlar ve dinliyorlar?

Kissinger kolumda halıyla beni gördüğünde…

Emekli Büyükelçi Yalım Eralp, geçen hafta 100 yaşında ölen eski ABD Dışişleri Bakanı Kissinger’ı yazdı: “Bakanlıktan ayrılma arifesinde Brüksel’deki NATO Dışişleri toplantısına son olarak katılan Kissinger’e Çağlayangil hediye vermek istedi. Amerikan sisteminde o zamanlar 250 doları aşan hediyeler devlete kaydedilirdi. Bunu önlemek için Çağlayangil Nato toplantısı öncesi koluma halı vererek al bunu götür adama dedi. Kolumda beni halı ile gören Kissinger dehşete kapıldı!”

AB ile yeni başlangıç?

Borrell raporu ülkemize bir el uzatmaktadır. Özellikle 2017’de ve sonrasında patlayan Doğu Akdeniz krizinin yarattığı güvensizlik ortamının yavaş yavaş dağılmakta olması neticesinde donmuş olan ilişkileri adım adım buzdolabından çıkarmaya yönelik olan bu önerilerin iddialı olmaması mevcut şartlarda şaşırtıcı değildir. Bakalım iktidar Borrell raporunu nasıl karşılayacak. Şimdi gelecek aşama 10 güne kadar yapılacak AB zirvesinde bu raporun benimsenip benimsenmemesidir. Benim endişem, önerilerin iktidar tarafından reddedileceği yönündedir. Umarım yanılırım ve pragmatik bir yaklaşım hakim olur. Burada sanırım Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’a önemli görev düşüyor.

Çıkmaz sokak

İYİ Parti yanlış tercihlerle kendini bir çıkmaz sokağa soktu. İYİ Parti’nin bu çıkmaz sokaktan çıkması ve kendini feraha kavuşturacak yeni bir yol bulması kolay değil. Şimdilik görünen o ki 2024 çok zor geçecek. İYİ Parti her halükârda bir duvara toslayacak, başını gözünü yaracak ve telafisi güç bir değer yitimine uğrayacak.
- Advertisement -

Boğaziçi düşerken veya Türkiye üniversitesinin metamorfozu

Bugün üniversitede yaşanan eşzamanlı iki süreç var: Üniversitenin eski elitlere göre kurulu kültürünün ölüme terkedilmesi ve bürokratik olarak yeni merkeze tabi hale getirilmesi. Bu bir tevhid-i tedrisat çalışmasıdır. Bu kez mektep ve medrese buluşturulmuyor; toplumun (algılanan, yenilenen) duygu ve ihtiyaçlarına cevap vermeyen kurumların bürokratik tasfiye veya istilası sözkonusu. İsteyen buna kültürel hegemonya kavgası diyebilir. Eski üniversite bu yüzden metruk bir memur ya da taraftar besleme bahanesi olarak hayatına devam ediyor. Peki üniversite nerede yaşıyor ve yaşatılıyor? Bugün Türkiye’de gerçek üniversite savunma sanayiine göç etti veya orada yeniden doğuyor.

En Son Çıkanlar