GÜNÜN YAZILARI

Çocuklar artık neden öcülerden korkmuyor?

Gözleri önünde etrafta fink atan cari öcüleri görmeyenler, başörtüsü konusunda yanlış yaptık diye özür dilemiş, kendi medyasını bile karşısına alıp başörtüsü kanun değişikliği teklifi vermiş, seçim afişlerine ve muhtemelen aday listelerine başörtülü kadınları koyan Kılıçdaroğlu’nun aslında yalnız olduğu ya da takiyye yaptığı, Cumhurbaşkanı yardımcılıkları ilan edilmiş ittifaktaki muhafazakar parti liderlerinin onca belgeye, söze rağmen seçimden sonra tasfiye edilecekleri, yeni bir CHP vesayeti kurulacağı gibi cin, peri hikayeleri anlatıyor.

Bülent Ecevit ve cezaevleri

2000'deki ölüm oruçları nedeniyle, Bülent Bey’le yeniden karşılaşıp konuşmak durumundaydık. Yine Başbakandı. Yine cezaevlerini, yine mahkumların kaderini konuştuk. Onun “Keşke cezaevlerini gördükten sonra Başbakan olsaydım” cümlesini hatırladım.

Milletin aklı ve seccade

Kılıçdaroğlu’nun seccadeye bilerek basmadığına şüphe yok; ama Erdoğan buna rağmen onun bunu bilinçli bir şekilde yaptığını söyledi. Kılıçdaroğlu’nu binbir nedenle eleştirebilir ve zayıf gördüğünüz taraflarından vurabilirsiniz. Ama insanları, onun seccadeye bilerek bastığına inandıramazsınız. Makuliyet ile bağlarını koparmamış, aklıselimi terk etmemiş kimseyi buna ikna edemezsiniz. Milletin aklını hafife alan bu dilin istiap haddini doldurduğunu düşünüyorum.

5 SORUDA | Trump, hapse girecek mi?

ABD eski başkanı Donald Trump, bugün (4 Nisan) hakkındaki suçlamalar için Manhattan’da mahkeme karşısına çıkacak. Trump dün New York’a gitti, bugün kendi iradesiyle yetkililere teslim olacak. Peki Trump hapse girecek mi? Hakkındaki iddialar ne? Trump’ın amacı ne?
- Advertisement -

DEVA ve Gelecek: Masadan kalkmak veya masada kalmak

Her iki partiden isimlerle konuştuğumuzda sözlerin ve bağlayıcılık gücü ahlaki kınamadan ibaret olan protokollerin ötesinde bir güvenceden söz edemiyorlar. Böyle bir durumda geriye beraber yola çıktıkları partilerin veya başkan adayı olarak önerdikleri kişinin siyasi dünya görüşüne ve güven açısından yıllar içinde sergilediği tutuma bakmak kalıyor, ki bu açıdan baktığımızda tablo hiç iç açıcı görünmüyor. Çünkü tam da bu kriterler, “neyine güvendiniz?” sorusunu gündeme getiriyor; ideolojisine mi, haklar bakımından bugüne kadar sergilediği tutuma mı yoksa bugünden sonrasına dair taahhütlerine mi?

En Son Çıkanlar