Devlet, sorunun gerçekten çözülmesi ile ilgilenmiyor, oradan oraya uzanan çok sayıda koluyla yine yeniden sadece kendisiyle meşgul, bildiğimiz güvenlikçi politikaların arkasından koşuyor. Devlet adamları aşina olduğumuz kişisel çıkarların, boş ideolojilerin peşinde. Salgın ilerledikçe, sıkı güvenlik önlemleri alınıyor, abuklar izole edilmeye çalışılıyor ve kentin bazı bölgelerine hapsediliyorlar. Böylece abukların hayatları hiçe sayılırken, “abuklamalar” henüz kontamine olmamış insanlardan uzak tutulmaya çalışılıyor. Devlet hastalığa bir çare bulmaktan gittikçe kopmuş. Salgınla Mücadele Kurumu ve Kanunu sertleştikçe sertleşiyor.
Böyle de ihtiyarlıyor insan. Beyni, alnı, alınyazısı kırışıyor, buruş buruş… Ömür değil yol yoruyor, aksatıyor, bıkkınlık kocatıyor. Hani uzunyol sürücüsüne yaşını sormuşlar… “Benim yaş normal de, kilometre çok be abi” demiş, o hesap. Ömrümüz, kilometrelerimiz yıkımla, yağmayla, yalanla talanla geçti, katlanarak geçiyor. Memleket normalleri, bir bilene sorarsan.
Taraftarlığın gözü kör eden bir boyutu var. Kabul. Ama her ne kadar gözümüzü Mavi-Beyaz çubuklu forma bürümüş olsa da, takımımızın kadro kalitesinin bir Brezilya, bir Fransa, bir İngiltere ve hatta bir Portekiz kadar parlak olmadığının idrakindeyiz. Mamafih Arjantin de, kendisini onlara nispetle daha kuvvetli kılan bir dinamiğe sahip: Messi’nin hikâyesi.
Aileyi “eşcinsellerin ifsadına” karşı korumak için anayasa değişikliği teklifi getirilirken yaşanan bu korkunç muhafazakar aile skandalı ilahi ikaz gibi bir tevafuk.Türkiye’de aileyi korumak için yapılacak en acil iş bu anayasa değişikliği olmayabilir mi? İlle de ailenin kimlerden oluştuğu böyle ayrıntılı olarak Anayasa’ya yazılacaksa ailenin sadece kadın ve erkekten oluştuğunu söylemek yeter mi? Ailenin reşit kadın ve reşit erkekten oluştuğunu da yazmak gerekmez mi?
Diyelim ki, Tahsin Bey ya doğuştan deliydi ya da Atatürk’ün gözüne girme çabasıyla delirdi. Peki, Muazzez İlmiye Çığ’ı nasıl açıklayacağız? Mayatepek hiç olmazsa 1930’larda yaptı yaptıklarını. Çığ hala yaşıyor galiba, 108 yaşında. Allah uzun ömür versin. Atatürk söyledi diye, tüm ömrünü Sümerlerin Türk olduğunu kanıtlamaya adamış bir kadın düşünün. Kolay değil, ama lütfen düşünmeye çalışın.