Önümüzdeki iki mesele: Suriyeli sığınmacılar kendi ülkelerine nasıl dönebilir? Gelen Afganlar nasıl durdurulabilir? Bunlar orta ve uzun vadeli meseleler. Asıl acil sorunsa, Suriyelilerin ve Afganların toplumda oluşan gerilimin hedefi haline gelmeleri. Hepimiz aklımızı başımıza almalıyız. Sığınmacılar konusu nazik ve oynamaya gelmeyecek kadar hassas bir mesele.
Efendim, Cumhurbaşkanımızın karşısında iki tane prompter varmış da, cevaplar oradan okunuyormuş da, hangi soruların sorulacağını bilmeden bu cevaplar prompter’a nasıl yazılmış olabilirmiş de… Sevgili okuyucular, biraz felsefi kaçabilir ama cevapların sabitleşmesi medeniyet seviyesinin yüksekliğinin nişanesidir! Cevap sabitleştiğinde soruların da aynı yöne evrilmesi kaçınılmaz.
Suriyeli karşıtlığının AK Parti içinde de hatırı sayılı bir karşılığının olduğu genel olarak biliniyor. Fakat AK Parti -tabii gerçekçi bir tablo görmek istiyorsa- toplam sayının bu kadar olduğuna inanırsa hata eder. Mevcut kutuplaşma koşullarında, muhalefetin partilerini en fazla sıkıştırdıkları bir konuda ‘tercihlerini çarpıtıp’ Suriyelilerle hiçbir sorunlarının olmadığını beyan edenlerin sayısı büyük bir ihtimalle Suriyeli karşıtlığını açıkça bildiren AK Partililerden daha fazladır.
Alper Görmüş güzel yazdı “Popülist-otoriter liderlerin kurumsal soytarı ihtiyacı”nı (9 Ağustos). Belki biraz daha genişletilebilir, tarihsel çerçeve. Bütün geleneksel tarım toplumları ve hanedan devletlerinde, bir yandan hükümdarı alabildiğine yücelten üsttenci bir ideoloji söz konusu. Ama karşılığında, alttancı bir ideoloji de var, sosyal eşitsizliklerin derinleşmesine karşı çıkarken, aynı hükümdara sınırlarını da hatırlatan.
İktidarla milliyetçilik yarıştırmak; beka kaygısı, ülkemiz tehdit altında endişesi, olağanüstü hal ve seferberlik duygusunun topluma hakim olmasına da neden oluyor. Günün sonunda bu, bütün seçim stratejisini bu duygular üzerine kuran Cumhur İttifakı’nın yelkenlerini de şişirebilir.Konunun aciliyeti, ekonomik sorunları bile karşısında hükümsüz kılabilir. Halbuki muhalefet, milliyetçilik yarışına girmeden, rasyonel, mutedil görünerek yerel seçimlerde ve İstanbul seçimlerinde başarılı olmuştu.