Yazarlar

‘Kurtların Yetiştirdiği’ Christopher Nolan ‘Gerekeni Yap!’

Arada uçurumlar ve neredeyse onlarca yıl varken buradan oraya doğru herhangi bir Hollywood filmi veya dizisi eleştirisi yapmak bana biraz komik geliyor açıkçası. (…) Tabii film eleştirileri yazanlara ve film çözümlemesi yapanlara falan çok saygım var, herkes istediği kadar yazıp çizebilir. Ama ben çok sıkılıyorum o kibirli kuramsal yazıları okumaya çalışırken.

Her şeyi bitirmeyi düşünüyorsanız, elinizi çabuk tutun…

Bazı insanlar bir araya gelmelerle değil, ayrılıklarla tanımlıyorlar kendilerini. Birlikteyken yapabileceklerini yapıp yapmadıklarını sorgulamıyorlar. ‘Düzgün’ ayrılıklarıyla övünüyorlar. Biriyle birlikte olmaya başladıkları günlerde, birlikteliği değil de ayrılığı kurgularken buluyorlar kendilerini. Sonrası çorap söküğü gibi geliyor. Üstelik, çorap söküğü şık olmaz ama bu ayrılıklar gayet şık olabiliyor!!! Çünkü hafızada eğip büküp ‘estetik operasyonlar’ yapmaya çok uygun bir konudan bahsediyoruz.

Hiçliğin ortasında bir veda

Kaufman’ın filmlerinden, zihnin işleyişine dönük tecessüsünü biliyoruz, bunu sinema diline yansıtırken kalıpları kırmaktan keyif alan cesaretine de aşinayız. Onun sinemasındaki bu sürprizli ve bir o kadar da engebeli yola eşlik etmeyi seven seyirci için es geçilmemesi gereken bir film Her Şeyi Bitirmeyi Düşünüyorum.

Aşırı yüklemenin etkisizliği

Medyada açık ve doğrudan bir destek ve itaat beklentisi içindeki iktidar, yürüttüğü agresif ve kuşatıcı politika ile ana akım medyanın kıymetli etkisini de orta vadede kendi aleyhine tahrip etmiş oldu. İktidar, diğer alanlarda olduğu gibi medyada da aşırı yüklemenin getirdiği bir etkisizleşme ile yüz yüze kaldı.
- Advertisement -

Neşesiz, sorudan hoşlanmayan, siyasetin esiri olmuş bir ‘reel din’ ve dindar gençler

Dindar gençlerdeki sekülerleşme eğiliminin kaynaklarından biri, ironik bir biçimde, AK Parti’nin Türkiye’yi modernleştirmeye ve büyük bir toplumsal eşitsizliği tamir etmeye çalışırken ortaya çıkan süreçlerle ilgiliydi. Bunları önceki bölümde ele almıştık. Bugün ise AK Parti’nin ‘olumsuz’, ‘engelleyici’, ‘baskıcı’, ‘statükocu’ yanından kaynaklanan nedenler üzerinde duracağız.

En Son Çıkanlar