Yazarlar

Geç kalmış bir fırtına*

Bir başkanın -yani doğrudan hükmeden birinin- kabul edilemez nitelikteki sözlerini alttan alırken henüz adaylık dahi sıfatını kazanmamış birinin sözlerine karşı heyheylenmenin, ne bir yararı var, doğrusunu isterseniz ne de bir anlamı.

Yüz yıl önce kadınlar… Sanki bir şey değişmedi

Aradan geçen yüz yıla rağmen kadın-erkek ilişkisindeki sorunların birçoğu aynı. Erkek egemen söylem de kadınların hak arama hedefleri ve uğradıkları baskı da çok değişmemiş. Prof. Dr. Serpil Çakır’ın “Osmanlı Kadın Hareketi” (Metis Yayınları) isimli kitabını okuyorum. Yüzyıl öncesinin satırlarını aktarıyorum:

“Sağcılaşma” meselesi

CHP, belirgin özelliği İslamofobik katı laikçilik olan; bütün demodeliğine karşı eşsiz bir ironiyle kendisini “çağdaş” olarak tanımlayan bu ideolojik versiyonun prangalarından kurtuldukça, demokratik bir muhalefet aktörü olma yoluna girdi. Bu durum doğal olarak, kendi katı ideolojik önyargılarını mutlak siyasi doğrular olarak gören çevrede benlik kaybı duygusunu tetikledi. Kemalist saflığın deforme edildiği, İslamcılığın arkasına takılındığı söylemi tedavüle sokulmaya çalışıldı.

İktidarın boş işleri

Biden’ın sorumsuz sözlerinden hareketle, muhalefet partilerinin demokratik seçimler dışında herhangi bir yola sapmayacaklarına dair iktidara taahhütte bulunmalarını beklemek hem haksızlık, hem de olağanüstü saçma bir talep.
- Advertisement -

Cenneti arayan adam

İslam ezilenlere hakkı çiğnenenlere bir şey vaat ediyor mu, evet. O halde bütün insanlığı etkileyecek inandırıcı kurucu fikirler doğmuyorsa, ortada dolaşan fikir uçuşmaları İstanbul ya da Ravalpindi’deki gençlere de bir şey vaat etmez.

En Son Çıkanlar