Yazarlar

‘Nepotizm’ dediğin böyle olur!

Siyaset, fikirler etrafında oluşan yüksek nitelikli bir insan eylemi olmaktan çıkmış, basit menfaat batağına dönüşmüş. Siyasal etiğin ve ahlaki kaygıların ötesine geçildiği, şu furyadan biz de bir şeyler kapalım havasının oluştuğu görülüyor.

Erkekler ve kadınlar (1)

Bir, kadına karşı şiddet; daha somut olarak baba, koca, kardeş veya ağabey dayağı. Neden bu kadar asimetrik? Niçin, kimse erkeğe karşı şiddetten söz etmiyor acaba? İki, cinayet. Neden kadın cinayetleri diyoruz da paralelinde erkek cinayetleri diye bir karşılığı yok? Üç, namus. Niye namus sırf kadınlar üzerinden konuşuluyor da erkekleri içine alan bir norm, bir kriter, bir alan ve kavram olamıyor?

Toz bezi

En can alıcı sahnelerden biri çekip giden kocası Cafer için Hatun’un Nesrin’i suçlaması. Kadınların yuvayı dişi kuş yapar fikrini ruhlarına ne kadar kazıdıklarının göstergesi. Onu kabalık etmekle, kocasını elde tutamamakla, yuvaya emek vermemekle suçlar. Kocası iş aramaya yanaşmasa bile onun gururunu, onurunu yüksekte tutmalı ve bu işi de üstlenmelidir.

Türkiye’nin tekinsizlik sorunu

Bir anda her şeyin tepetaklak olma ihtimali, iyilerin kötü, kötülerin iyi , kahramanların hain, hainlerin kahraman haline gelme hızı, neyin suç, neyin özgürlük olduğunun sık sık değişmesi Türkiye’nin tekin olmadığı fikrini güçlendiriyor.
- Advertisement -

Kimlik siyaseti gücünü kaybediyor

Davutoğlu ve Babacan, kimlik siyaseti yapan geleneğin içinden çıkıp, “demokrasi”, “özgürlükler” vurgusuyla yeni bir dil oluşturuyorlar. Babacan “iktidar olsam ilk iş olarak hapisteki düşünceleri nedeniyle tutuklananları serbest bırakırım” diyor. Davutoğlu, Kürt meselesini bir demokrasi meselesi olarak gördüğünü ifade ediyor.

En Son Çıkanlar