Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun; 10 Meclis Başkanının katıldığı 7. Oturumu, siyasi, tecrûbi hatta akademik olarak oldukça zengin içerikli bir toplantı olmasına rağmen kamuoyunda yeterince yer bulmadı. Başkanların çok önemli bir kısmının siyasi parti geçmişleri ve aidiyetlerine takılmadan samimi, derinlikli, dobra bir şekilde görüşlerini ifade etti. Ömer İzgi; Anayasal vatandaşlık, Cumhurbaşkanının TBMM’de seçilmesi, Anayasa’nın değiştirilemez maddeleri ve Anayasa’nın illerin birleştirilebileceğine dair düzenlemesi üzerine oldukça radikal önerilerde bulundu.
Suriye’nin geçici Cumhurbaşkanı ve HTŞ’nin lideri Ahmet Eş Şara, gerçekçi bir tutum içine girdi: “tek ordu”, “tek merkez” “tek bütçe” konusunda ısrarcı davranmıyor. Çünkü, özerk yapıların oluşturacağı federatif bir yapı, şu an için, Suriye gerçeklerine daha uygun görünüyor. Tabii Türkiye’nin izleyeceği yol da bu bağlamda önem taşıyor. Uzun vadeye dair öngörüde bulunmak çok zor.
Bu artık sadece bölgesel bir kaosun ya da bölgesel bir savaşın ayak sesleri değil. Gidişat, bir dünya savaşının saatini kurmaya hazırlanıyor. Bu kıyamet saatini durduracak yegâne hamle ise, ne yazık ki Hamas’ın elinde.
Bugün tehlike arz eden bir CHP’ye en çok muhtaç olan AK Parti’dir. Zayıflamış, bölünmüş, örselenmiş, mağdur bir CHP en az AK Parti’nin işine yarar. Siyaset üretemeyen, kadro yetiştiremeyen, medyasıyla kamuoyu oluşturamayan yorgun bir iktidar elindeki en büyük siyasi malzemeyi de kendi eliyle yok ediyor. Tek parti rejimi zulmü hikayesi el değiştiriyor. AK Parti, CHP’ye yıllarca anlatılacak bir hikaye verirken kendi hikayesini ise kaybediyor.
Kürtlerin iki temel talebi bulunuyor: Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ve ana dilde eğitim. Kimlik meselesi. Türk milliyetçi eğilimi henüz bu konuları hazmetmeye uygun değil. En azından bir kesim milliyetçiler böyle bir adımın Türkiye’yi böleceğini düşünüyor. Tabii bu arada hepimizi kaygılandıran CHP’ye yönelik baskılar. CHP’li belediyelerin baskınlarla ve tutuklamalarla işlemez hale getirilmesi bazılarının sandığının aksine süreci olumsuz etkiliyor. Komisyon’da dinlenen Barış Anneleri anadilleri olan Kürtçe konuşmak istediler. İzin verilmedi.