Öcalan'ın geçen yıl HDP'lilerle konuşurken ifade ettiği "başkanlık sistemine karşı değilim" ifadesi Selahattin Demirtaş'ın "Erdoğan'ı başkan seçtirmeyeceğiz" ifadesiyle karşı karşıya konulunca bir çelişki aranabilir.
HDP için başlatılan bu seferberlik halinde bir tuhaflık buluyorum. Bu partiye ve liderine destek çıkan kesimlere bakıldığında, bugüne kadar bu ülke için taş üstüne tek taş koymayan çevreler olduğunu görüyorum.
Partilerin kendilerini sosyolojik kimlikler etrafında tanımlamaları, belki de ülkemizdeki temel sıkıntılardan biri. Kamplaşma ve kutuplaşmayı; biraz da, bu kimlik vurgusu içinde anlamak gerekebilir.
Eğer bu seçimlerde AKP yine tek başına iktidar olabilirse, bu epeyce uzun bir yeni iktidar döneminin habercisi olabilir… Diğer bir deyişle Türkiye geri dönüşü olmayan bir biçimde siyasi yapısını ve ideolojik meşruiyet zeminini yeniden kurgulayabilir. Bu da eski ‘merkez’ partilerin, yani CHP ve MHP’nin sonu olabilir.