Yazarlar

Nilüfer Göle ve sosyolojisi

Nilüfer Göle bana kalırsa 90’lı ve 2000’li yılların başlarına kadar Türkiye sosyolojisiyle ilgili en isabetli teşhisler yapan tek sosyologdu. Bu yönüyle kişisel olarak ben onu Şerif Mardin’e tercih ederim. Hala da onun sosyolojisini aşabilen sosyolog çıkmış değil. Din ve sosyal değişme konularında bir tür esaslı paradigma değişikliğine gitmeyi öneren yaklaşımına karşı başlayan sert Kemalist tepkiler onu başladığı işi sonuna kadar götürmekten alıkoydu.

Avrupa’nın Hasta Adamı nasıl Hasta Avrupa’nın Adamı oldu?

Bir zamanlar Avrupa’nın hasta adamı olarak görülen ve daha düne kadar Avrupa kapısında hor görülen Türkiye, yerlileşmeyi başarıdığı ölçüde tarihe büyük güç olarak geri dönmeyi başardı. Trump’ın Avrupa’yı kapı önüne koyması ile bir anda açıkta kaldığını anlayan Avrupa’nın güvenlik için Türkiye’ye muhtaç hale gelmesi kaderin güzel bir cilvesidir. Avrupa’nın hasta adamı gün gelip hasta Avrupa’nın kapısına gittiği adam oldu. Bu nasıl oldu peki?

Trump’tan Putin’e Ukrayna uyarısı

Rusya, son günlerde, Ukrayna’nın Rusya’ya ait olan Kursk bölgesindeki ilerlemesini geriletmiş görünüyor. Moskova, sembolik bir anlamı olan Kursk bölgesini Ukrayna’ya kaptırmıştı. Son günlerde Rusya var gücüyle Ukrayna’yı Kursk bölgesinden çıkartmaya çalışıyor. Bu iddiasını sürdüren Rusya, “Ateşkesi kabul etmek zorunda kaldı” dedirtmek istemiyor. Bu nedenle Lukaşenko üzerinden “Kazanıyoruz” açıklamasıyla masaya daha kuvvetli oturmayı planlıyor.

Barış sürecinde bir eşik daha aşılırken…

En zor alan, şüphe yok ki, Suriye. Örgüt bu bölgede SGD içinde, YPG-PYD olarak her anlamda kök salmış durumda. Varlığını siyasi olarak, başka bir adla ve biçimle sürdürmek isteyecektir. Bu veri bölgesel federatif bir yöne de açılabilir, Kürt hareketinin Suriye siyasetinin bir unsuru ve parçası olarak varlığını sürdürmesine de. Buna karşın Türkiye’nin resmi düzeyde dile getirdiği imha, buharlaşma ve tümüyle yok olma gibi bir ihtimal hiç bulunmuyor. Dolayısıyla işin kabini bu alan oluşturuyor. Suriye’nin HTŞ kontrolünde, tam entegre merkezi bir devlet yapısına kavuşması bu nedenle Türk devleti dahil, bu çözüm sürecinin olumlu sonuçlanması isteyenler açısından önemsenen bir konu.
- Advertisement -

Kürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye!

Yaşananlar ve onun öncesindeki en az bir yıllık dönem gösteriyor ki iktidarın silah bırakma davetinin Suriye ile herhangi bir nedensellik ilişkisi bulunmuyor. Türkiye güçlü ve nispeten rakipsiz olduğu bir konjonktür yakaladı, bu gücünü daha da artıracak şekilde kullandı ve Rojava’daki oluşumun siyasi bağlamda sahneden çekilmesini sağladı. Ve de bu sonuç PKK silah bırakmasa bile, Öcalan çağrısında YPG dememiş olsa bile gerçekleşti! Şimdi soruya geri dönmenin (bir kez daha) zamanı: Acaba bu iktidar niçin silah bırakmayı hedefleyen bir Kürt ‘açılımı’ yaptı?

En Son Çıkanlar