GÜNÜN YAZILARI

Türkiye’nin temsili demokrasi krizi

2023 seçimleri Türkiye’nin siyasi ruh hali üzerinde herhangi bir seçim sonucundan daha derin etkiler yarattı. Muhalif kesimde seçim öncesi, son günler hariç, beklenti ve koşullanma, iktidar değişikliği varsayımı üzerinden yaşanmıştı. Ekonomik kriz, iktidarın örselenmesi, muhalif partilerin Türk siyasi tarihinde nadir görülen biçimde, kimi uzlaşma sorunlarına rağmen “demokrasi ve restorasyon cephesi” oluşturup bir araya gelmeleri, yüzde 10 civarında seçmen gücü olan Kürt siyasi partisi HDP’nin desteğini almaları, yıllar sonra ilk kez esas hedefi Erdoğan iktidarına son vermek olan muhalefetin psikolojik üstünlüğü ele geçirmesine yol açmıştı. Ne var ki, seçim sonuçları tersi bir istikamette tecelli etti. Bu durum beklentilere oranla muhalif kesimde bir “şok”, iktidar kesimde bir “özgüven katlanması” etkisi yaptı. Şok, çeşitli sonuçlara yol açtı.

Bir kayıtsızlığın düşündürdükleri

Bana öyle geliyor ki, Müslüman dünyanın mevcut yönetimleri gözünde Filistin, artık bir ayak bağından öte birşey olarak algılanmıyor. Halkların öfkesinden korkuyorlar sadece. Bundan kaçınmak için dilleri Filistin için ah vah eder gözükse de, bu yönetimlerin büyük kısmı Filistin meselesiyle ilgili gelecek yatırımını ‘Filistin’ diye bir entitenin geri dönüşsüz şekilde gayrimümkün hale gelmesine yapmış durumdalar; ve bu sayede dünyanın muktedirleri ile ilişkilerini ‘normalleştirdikleri’ mutlu mesut bir ikbal ve istikbalin hayalini kuruyorlar.

Fildişi Sahili! Kabileler savaşmaktan yoruldu

Büyükelçi Deniz Erdoğan Barım, “Burada dini ritüeller o kadar fazla dikkat çekmiyor, dini oldukça esnek yaşadıkları söyleniyor” şeklinde yaptığım analizi şöyle açıkladı: “Burada din ve mezhep çok görünür değildir. Bu alanlardan bir toplumsal zıtlık çıkarmak da pek mümkün görünmüyor. Ama kabileler etkilidir. Büyük kabileler siyasette de rol oynuyor. Örneğin Cumhurbaşkanı, en güçlü kabilelerden birinin mensubu. Burada da kabilecilik öne çıkıyor. Tabii onca yoksulluğa rağmen fazla bir gerginlik olmaması, barışçı bir ortamın varlığı dikkat çekici.”

Nuri Bilge Ceylan kötümser değil karamsar; öğretmen Samet ‘kötücül ve karanlık’ değil, insan…

İnsana baktığında ilk gördüğü şey iç sıkıntısı ve huzursuzluk olan bir sanatçı doğal olarak en çok bunu anlamak ve anlatmak ister. Evet, Nuri Bilge Ceylan’ın karakterleri huzursuz ve sıkıntılıdır fakat bu onları ‘kötücül ve karanlık’ yapmaz. Ya da şöyle diyelim: Nuri Bilge Ceylan filmlerindeki karakterler üç aşağı beş yukarı bizim kadar ve çevremizdeki başka insanlar kadar ‘kötücül ve karanlık’tır, fakat bunun ‘normal’ olduğunu kabullenmek zor çünkü o zaman kendimizin de o karakterler kadar ‘kötücül ve karanlık’ olduğunu kabul etmiş olacağız.
- Advertisement -

Dışarıdan nasıl görünüyoruz?

Avrupa Konseyi İnsan Hakları komiserleri tarafından hazırlanan, Türkiye’yle ilgili yıllık raporlar evrensel haklara, demokratik değerlere oranla Türk siyasal rejiminin resmini çizer. Birkaç gün önce 2024 raporu yayınlandı. Bakalım dışarıya verdiğimiz son görüntü ne?

En Son Çıkanlar