Ana SayfaGÜNÜN YAZILARI“Muhalefet dış politikada iktidarın arkasında vagon gibi dizilmemeli”

“Muhalefet dış politikada iktidarın arkasında vagon gibi dizilmemeli”

Adalar’da gazetecilerin sorularını yanıtlayan Babacan’a göre altılı masa Cumhurbaşkanı adayının açıklanmasıyla fonksiyonunu yitirecek bir mekanizma değil. Seçim döneminde altılı masa Zoom, Whatsapp gibi uygulamalar üzerinden hızlı bir şekilde karar alıp istişarede bulunabilir. Suriye operasyonuna dikkat çeken Babacan, muhalefetin konu dış politika olunca hükümetin arkasında vagon gibi dizilmemesi gerektiğini, “Şehitler tepesi boş kalmayacak” gibi söylemlerle ekonomik sorunların gündeme gelmesinin engellenmesinin muhtemel olduğunu söyledi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan dün (5 Haziran) partisinin Adalar ilçe başkanlık binasının açılış törenine katıldı. Konuşmasına Adalar’da yaşayan Halide Edip, Lefter Küçükandonyadis, Hrant Dink ve Sait Faik gibi isimleri anarak başlayan Babacan, Adalar’da yaşayan gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Babacan’ın en dikkat çekici açıklamaları altılı masa ve dış politika hakkındaydı. Babacan geçtiğimiz hafta olası bir Suriye operasyonu hakkında yaptığı açıklamaları hatırlatarak, muhalefetin konu dış politika olunca hükümetin arkasında vagon gibi dizilmemesi gerektiğini belirtti. Babacan, hükümetin olası bir operasyonun detayları konusunda, milli güvenlik sırlarına riayet ederek muhalefet partilerini bilgilendirmesi, hükümetin bu operasyonu ekonomik sorunların konuşulmasının önüne geçmek için kullanmaması gerektiğini vurguladı. “Şehitler tepesi boş kalmayacak” gibi söylemlerle ekonomik sorunların gündeme gelmesinin engellenmesinin muhtemel olduğunu söyleyen Babacan, tam da bu nedenle bu konudaki ön uyarılarını da altılı masanın gündemine taşıdıklarını belirtti.

Altılı masanın parlamenter sisteme geçiş konusundaki uzlaşısının, AK Parti sonrasındaki geçiş dönemine de yansıması gerektiğini belirten Babacan, seçimden sonra cumhurbaşkanının yetkilerini nasıl kullanacağının altılı masada bir mutabakat ile belirlenmesi gerektiğini söyledi. Babacan bu görüşünü temellendirirken yeni sistemdeki tek bir imza ile kurum kapatma, açma, önemli pozisyonlara atama gibi geniş Cumhurbaşkanı yetkilerinden bahsetti. Bu görüşünü somutlarken kullandığı örnek, Merkez Bankası başkanlığıydı. Babacan, Merkez Bankası başkanı gibi önemli bir pozisyonun mutabakat ile atanması ve temel parametrenin liyakat olması gerektiğini vurguladı. 

Babacan’ın altılı masa konusundaki en çarpıcı açıklaması ise, Cumhurbaşkanı adayının halihazırda altı partinin genel başkanından birinin olmamasına dairdi; bu durumda adayın, altılı masanın hazırladığı bütün metinlere imza atması gerekirdi.

Babacan’a göre altılı masa cumhurbaşkanı adayının açıklanmasıyla fonksiyonunu yitirecek bir mekanizma değil. Seçim döneminde yaşanacak ve siyasi pozisyon açıklanmasını gerektirecek gelişmeler karşısında Cumhurbaşkanı adayının sürekli bir şekilde altılı masa liderleri ile iletişimde olması gerektiğini vurgulayan Babacan, seçim döneminde altılı masanın Zoom, Whatsapp gibi uygulamalar üzerinden hızlı bir şekilde karar alıp istişarede bulunabileceğini düşünüyor.

Babacan, DEVA Partisi’nin açıkladığı detaylı eylem planlarına büyük önem veriyor. DEVA Partisi, Eylül ayına kadar yargı reformu, gençlik politikaları gibi çeşitli konu başlıklarında eylem planlarını açıklamaya devam edecek ve toplamda 20 eylem planını açıklamış olacak. Babacan’a göre bu eylem planları geçmiş yıllardaki kalkınma planlarından dahi daha detaylı, en ince ayrıntısına göre çalışılmış metinler. Bu eylem planlarının halka ne kadar anlatıldığı, seçmenin planlara ne kadar vakıf olduğu ise etkinliğe katılan gazetecilerin merak ettiği konu başlıklarının başında geliyordu.

Ali Babacan, DEVA Partisi’nin açıkladığı detaylı eylem planlarını altılı masadaki diğer parti liderleriyle paylaştığını ve altılı masanın ekonomi, hukuk reformu, şehir politikası gibi tematik başlıklarla ilgili ortak politika önerilerini açıklamaya başlaması gerektiğini belirtiyor. Bu konuda henüz diğer partiler arasında bir görüş birliği olmadığı için bu sürece ne zaman geçileceği ise belirsiz. Fakat Babacan, cumhurbaşkanı adayı ile altılı masadaki partiler arasında bir görüş birliği olmaması durumunda bunun iktidar tarafından kullanılabileceği, seçmen nezdinde güvenin sarsılabileceği tehlikesine dikkat çekiyor.

Babacan, seçim öncesinde ortak bir cumhurbaşkanı ile birlikte ortak bir kabine listesinin isim ve parti detaylarıyla birlikte açıklanıp açıklanmaması gerektiği sorusuna ise “Henüz parti olarak duruşumuzu belirlemedik. Üzerine çalışıyoruz, altılı masanın gündemine geçiş sürecindeki yönetimin nasıl şekilleneceği konusunu getireceğiz” diyerek yanıt verdi.

DEVA Partisi’nin ortak kabine listesinin seçim öncesinde seçmenin güvenini arttırmak, partiler arasında seçim sonrası olası bir çatışmayı engellemek amacıyla açıklanması konusunda henüz bir pozisyonu yok, fakat Ali Babacan’ın söylemlerinden anlaşıldığı üzere geçiş sürecinin detayları, cumhurbaşkanı adayının politikaları, kurulacak kabine ve muhalefet bloğunun politikaları gibi konu başlıkları seçim sonrasında veya seçim atmosferinde alelacele belirlenmeyecek kadar hayati konu başlıkları.

- Advertisment -