Sürpriz olarak sevgi

“Yalnız bir Avcıdır Yürek” ile modern klasiklere dahil olmuş Carson Mc Cullers hikayelerinde sevgiyi alışılmamış bir perspektifle işleyerek somutluyor.

Sevgi bir yüceliğin tezahüründen ziyade, hiç beklenmedik yerlerde ortaya çıkıveren bir tür mucize gibi sunuluyor Cullers’in hikayelerinde.

Örneğin kitaba da adını veren novella “Küskün Kahvenin Türküsü”nde güneyin boğucu, miskin atmosferindeki kasabanın feminen şevkat ve merhametten hiç nasiplenmemiş hanım ağası, bir Calamity Jane çeşitlemesi, Miss. Amelia, uzaklardan gelip bütün kasabanın çıkar peşindeki fırsatçı oluşundan şüphe duymadığı meczup cücenin, kuzeni olduğu iddiasına inanıp, onu benimserken herkesten esirgediği ne varsa sorgu-sualsiz adlı adınca sahiplendiği kuzen Lymon’a sunmaya başlayıverir. Bu değişimin sonu gramla ve binbir tafrayla içki de sattığı resmiyet çağrışımlı dükkanının kasabanın neşe kaynağı ve teklifsizlik odağı yegâne kahvesine evrilmesine kadar varacaktır. Her ne kadar asla ona eşlik etmeyecek olsa da  kasabanın acımasız, it karakteri Marvin Macy’nin izdivaç teklifini geri çevirmeyip evlenir. Veya sevgi, “Bir ağaç, bir taş, bir bulut”taki bir sabahçı kahvesine tünemiş tuhaf, varlıklı adamın sabah gazetelerini dağıtıp oraya sığınan çocuğa “Seni seviyorum.” hitabıyla tezahür ediverir.  Ama “Bir Aile Sorunu”ndaki Martin’in çocuklarının üzerini örterken tezahür eden baba sevgisi tasviri de eksik değildir kitapta. Örnek vakaların ötesinde hikayenin arasına sıkışmış iki sayfada (s.27-28) teorik bir metnin mesafeli yalınlığıyla da dile gelmiştir bu alışılmadık sevgi ideali.