AFP: “47 yaşındaki komutan Serda Mazlum Gabar; “İnsek de aynı hayatı yaşarız. Doğa beni korkutmuyor ama şehirde yürürken, arabalar, duman, trafik kendimi güvende hissetmem. Bu hayat bize dayatılmadı. Biz seçtik” diyor. Türkiye’den çekilerek barış sürecine bağlılığını göstermek isteyen gruptan Vejin Dersim, “Ayrılmak çok duygusaldı. Orası bizim için özel, çünkü lidere daha yakındık,” diyor. 1999’da örgüte katılan Devrim Palu ise kısa süre önce Irak’a dönmüş. Bugünün “değişim zamanı” olduğunu vurguluyor: “Çatışmanın doğasını değiştirebilir ve savaştan barışçıl bir mücadeleye geçebiliriz.”
Ömer Çelik: SDG, 10 Mart Anlaşması’na uysun; havalimanlarını, gümrük kapılarını, petrol bölgelerini merkeze devretsin. O zaman Türkiye için tehdit olmaktan ve terör örgütü olmaktan çıkar.” “Barzani yönetiminden yapılan açıklamadaki Bahçeli'ye yönelik sözler kabul edilemez"
Barzani’nin ofisi, Devlet Bahçeli’nin Cizre’de Barzani’nin uzun namlulu silah taşıyan korumalarla gelmesine tepkisine yanıt verdi: “Tüm güvenlik tedbirleri, Kürdistan Bölgesi ile Türkiye’nin protokol mutabakatına göre uygulanmıştır. Biz, Allah’ın Devlet Bahçeli’ye hidayet verdiğini, ırkçılık ve şovenizmden vazgeçtiğini sanıyorduk. Ancak görünen o ki; o hala eski Bozkurt, sadece şimdi koyun postuna bürünmüş." AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Barzani'nin koruma personeliyle ilgili soruşturma başlatıldığını açıkladı.
DEM Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan: "Biz Meclis'te barış için yasa konuşurken, siz neden bir halkı aşağılayıcı sözler kullanıyorsunuz Sayın Özgür Özel? Kürt halkına saygı duymak bu mudur sayın Özel? Herkes çok iyi bilsin ki cellat defterini açacaksak, geçmişi konuşacaksak hepiniz borçlu çıkarsınız.” Özel: "Bunu DEM Parti siyasetçilerinin üstlerine alınmasına ben üzüldüm. DEM Parti ne yapacaktı? MHP gelip elini uzattığında ya da ‘Gelin bir çözüm masası kuralım’ dendiğinde ‘Yok’ mu diyecekti?"
Esad rejiminin 2013’de Guta’da kimyasal silahlarla düzenlediği ve çoğu çocuk ve kadın 1729 sivilin katledildiği saldırının izleri hala taze. Saldırı sonrası 3 hastane mağdurlarla dolup taşarken en fazla hastayı savaş boyunca yer altında bir sığınak gibi hizmet veren Kefer Batna’daki hastanede kabul etmişti. Kefer Batna Hastanesi’nin altındaki sığınaklada hala 2013’deki katliam gününden kalmış bebek mamaları, kadın ayakkabıları göze çarpıyor.