GÜNÜN YAZILARI

Eskişehirli genç nasıl Nazi oldu?

O ari ırklardan birine mensup bir Batılı değil. Nazi amblemleriyle katliama çıkmış ama Nazilere göre Türkler de ikincil ırklar içindeydi. Brevik ve Tarrant’ın manifestolarında haçlı savaşları, Türklerin Avrupa’yı istilası gibi Müslüman bir Türk’ün ancak düşman olarak içinde yer alabileceği Batı merkezli bir bağlam var. Peki o halde nasıl oluyor da Eskişehirli 18 yaşındaki bir Türk genci kendini Nazi ya da beyaz üstünlükçü tezlerde bulabiliyor, bu uğurda hayatını yakacak bir şiddet eylemine girişiyor?

Türkiye’nin olimpik derecesini ölçerken kıyasımız Yaşar Doğu değil Eda Erdem olmalı

Tek atlı arabayla eniştesi tarafından gezdirildiği köy düğünlerinden keşfedilen Yaşar Doğu’nun zamanı gibi er olarak gittikleri askerlikte keşfedilen güreşçilerin demografisi yok artık bu ülkede. Ancak ülkemizde hayata tutunmak, didinmek, çıkış aramak için mücadele eden alt sınıf ama dünyadan az çok haberdar olan, olma, temas etme imkânı olan kadınların demografisi var. Ya da daha şehirli dünyalarda; daha da şehirli, daha da dünyalı, kendi ayakları başında durabilen ve özgürlüğünü kazanmış olmayı arzulayan genç kızların demografisi. Bugün Türkiye’nin sportif ve olimpik derecesini, ötesinde dünyalılığını ölçerken kıyasımız Yaşar Doğu değil Eda Erdem olmalı.

Oslo’dan Eskişehir’e: Aşırı sağın azizleri ve şövalyeleri

Failin radikalleşmesinde seküler milliyetçi internet alt-kültürünün hiçbir tesiri olmadığını iddia etmek anlamsız olacaktır. Bu açıdan bakıldığında, azizler koalisyonunun içine seküler milliyetçiler de eklenebilir. Tam da bu yüzden Türkiye’de serinkanlı müzakereyi dinamitleyen ve sosyal medyada kümelenen seküler milliyetçilik tehlikesini cesurca konuşmakta entelektüel ve siyasi açıdan fayda var. Zira böylesi bir hamasi milliyetçilik 18 yaşındaki bir genci etkilediği gibi, Breivik ve Tallant ile özdeşleşim kurmasına da dolaylı olarak aracı olabilme potansiyeli taşıyor. Tıpkı Batı’daki geniş çaplı radikal sağ blok içerisinde sağ liberteryenleri, sağ siyonistleri, counter-jihadist çevreleri, aşırı sağı ve NRx’cileri barındırdığı gibi, Türkiye’de seküler milliyetçilik, sosyal medyadaki belli başlı gençleri bu geniş çaplı koalisyonun bir parçası kılma konusunda dolaylı olarak işlevsel olabilir.

Göçmen düşmanlığı siyaseti insani değil

Türkiye doğumlu siyasetçilerin Avrupa’nın birçok ülkesinde milletvekili, bakan, başbakan adayı olduğunu biliyoruz. Örneğin Hollanda’da Türkiye doğumlu bir kadın, başbakan olmaya çok yaklaştı ama kıl payı seçimi kaybetti. Hem anne hem baba tarafı dünyanın farklı yerlerinden ABD’ye göç etmiş melez bir siyasetçi olan Kamala Harris, şu an ABD’deki başkanlık yarışının en iddialı ismi ve son anketlerde Trump’tan önde. Harris’in annesi 1958’de Hindistan’dan, babası ise 1961’de Jamaika’dan ABD’ye gelmiş.
- Advertisement -

“Banliyösü Fransa olan bir şehir”

Victor Hugo, Sefiller adlı eserinde “1862’nin Paris’i, banliyösü Fransa olan bir şehirdir” der. Bütün bir Fransa kenar mahalle, şehir olan bir tek Paris! Lakin bu şehrin de kendi kenar mahalleri vardır ve Hugo, Paris’i ve Parislileri anlamak için bizi bu kenar mahallelere davet eder.

En Son Çıkanlar