GÜNÜN YAZILARI

Yeni İttihatçı ruh halinin derinliği o kadar da fazla olmayabilir mi?

Etyen Mahçupyan bir yıldır kaleme aldığı ‘Yeni İttihatçılık’ yazılarında çok muhkem bir toplam koydu ortaya. Benim bu toplamda emin olamadığım, dolayısıyla Mahçupyan kadar güçlü bir biçimde savunamayacağım sadece bir nokta var: Yeni İttihatçılığın önümüzdeki 10 yıllar için (de) neredeyse kaçınılmazlığına dair imâ ve öngörülerin erken ve aşırı olduğu kanaatindeyim. Türkiye’nin yeni yüzyılının böyle şekillenmesi çok güçlü bir ihtimal fakat böyle olmayabilir de.

Yol ayrımı

PKK’nin şiddeti devam ettiği müddetçe HDP’nin Türkiye siyasetinde bir cazibe merkezi olmasının bir imkânı yoktur. PKK’nin Türkiye karşıtı sert tutumu sürdükçe, HDP’nin Türkiyelilik söyleminin ne bir inandırıcılığı kalır ne de bir alıcısı olur. PKK’nin her eyleminde, toplumun büyük bir çoğunluğu HDP’ye yönelir. Bütün bunlar HDP’nin bir yol ayrımında olduğunu anlatır. İstese de istemese de, kabul etse de etmese de artık şartlar HDP’ye bir yol ayrımını dayatıyor.

Yusuf Kerim…

Yusuf Kerim, hak ihlallerine muhatap olan mağdurlar adına birkaç kelam etmenin o günlere dönüşü sağlamayacağı bilinse de bir çocuğa veda ederken, çocuklara karşı kayıtsız kalınmamasını vurgulamak insani bir ödev manası taşıyor. Çünkü artık güvenlik politikaları, güvenlikleştirici siyaset hem iktidar hem de muhalefet tarafından birinci öncelik haline gelmiş durumda, sivil toplum kuruluşlarının ruhlarına kilit vurulmuş gibi… ama bu, bir çocuğu toprağa verirken, rahmetle kuşanmış ruhuna rahmet dilerken, “benzerleri yaşanmasın” demeye mani olmamalı, öyle değil mi?

Türkiye’nin çağdaş uygarlık hedefi

AK Parti iktidarı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dile getirdiği gibi çok önemli yeniliklere doğru adımlar attı. Ancak şimdi zaman zaman çıkan krizlerden biri daha karşımızda. Türkiye yönünü başından beri Batı’ya çeviren yani çağdaş uygarlığı önüne hedef olarak koyan bir ülke. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi yapının en önemli parçasıdır. Askeri vesayet dönemlerinde başı derde girenlerin, hak arayanların en önemli başvuru makamı oldu. Türkiye, bu krizi de evrensel hukuka sarılarak aşacaktır.
- Advertisement -

Yeni İttihatçılığa dipnot (6) Anlam dünyası ve zihniyet

Türkiye’yi ‘anlamak’ ancak zihniyet analiziyle mümkün. Koşullara ve olgulara takılıp kalındığı takdirde ‘bizim’ nasıl bir zihne sahip olduğumuz, söz konusu koşul ve olguları nasıl algıladığımız, nasıl anlamlandırdığımız, niye o şekilde algılayıp anlamlandırdığımız gibi sorular güme gider. Yeni İttihatçılık ‘fıtratımıza’ uygun. Devletten, siyasetten ve liderden çok daha fazlası. Zihniyet açısından kendimizi bilinçdışının mahir ellerine terk ederek yakalayabildiğimiz bir duygu ortaklığı, böylece ürettiğimiz kırılgan bir ‘biz’ arayışı… O nedenle buralardan kolay kolay gitmeyecek.

En Son Çıkanlar