GÜNÜN YAZILARI

PORTRE | Dünyanın ve Arjantin’in ilk Liberteryen Cumhurbaşkanı: Merkez Bankası’nı havaya uçurmak isteyen liberteryen ekonomist Javier Milei

Javier Milei, Arjantin’deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerini %55 oyla kazanarak dünyanın ve Arjantin’in ilk liberteryen Cumhurbaşkanı seçildi. Milei, bir ay önce düzenlenen ilk tur seçimlerinde %29 oy almış, mevcut ekonomi bakanı merkez sol Sergio Massa ise %36 oy almıştı. İkinci tur seçimlerinde merkez sağ partilerin de Milei’yi desteklemesi sonucu Milei oy farkını kapayarak seçimleri kazandı. İklim değişikliğine inanmayan sağ-liberteryen Javier Milei’nin %113 enflasyonun yaşandığı Arjantin’in ekonomisini düzeltmek için önerdiği çözümler ise biraz sıra dışı: Merkez Bankası’nın havaya uçurulması, resmi para biriminin dolar olması, Sağlık, Eğitim, Kadın gibi bakanlıkların kapatılması, devlet memurlarının işten çıkarılması… Javier Milei, istikrarlı bir şekilde mesajını hayatının her alanında tekrarladı, hatta köpeklerine dahi sevdiği ekonomistlerin adını verdi: Milton (Milton Friedman), Murray (Murray Rothbard), Robert ve Lucas (Robert Lucas). Seçim kampanyasında sıra dışı yöntemler kullandı. Kostüm ve makyaj konusunda uzman Instragram fenomeni Lilia Lemone’i danışman olarak kampanyasına aldı.

İran sineması, İran rejiminden büyüktür!

Bugün İran’la ilgili en güçlü şey nedir diye sorsanız, Ayetullah Hamaney, uranyum zenginleştirme projesi, velayeti fakih doktrini vesaire değil Mecid Mecidi, Asgar Ferhadi, Abbas Kiyerüstami gibi yönetmenlerin isimleri filmleri, filmlerinin oyuncuları sayılır. Çünkü İran baskı rejimine rağmen İran’da radikalleşmemiş ancak haklı muhalefetini en zarif yöntemle dile getirmiş bir İran sineması var. Ama İran ve benzerleri için aslolan İslam değil rejimdir. İslam orada sadece bir bahane. Bugünün dünyasında İran gibi kötü bir rejime meşruluk kazandırmak için dini baskı unsuru olarak kullananlar, hem kendileri kaybedecek hem de dindarlık oranları düşecek, zaten de düşüyor.

Mardiros Minakyan… Osmanlı kadınları yasaklanan tiyatro kapılarını nasıl açtılar?

Performans sadece kadınlar için olduğunda tiyatronun etrafını erkekler kuşatıyordu. Saatlerce güneşin altında bekleyen erkekler, aşık oldukları kadınları en azından uzaktan görmek istiyorlardı. Gençler, tiyatronun çevresinde aşıkların bakışlarının karşılaşmasını affetmeyen uyanık polise çok dikkat ederlerdi.

Peki, “Adam”lar nerede?

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, İstanbul için özel bir “Deprem Yasası” çıkarmayı hedeflediklerini açıkladı. Kafamdaki bu soruya cevap bulmak için Sayın Özhaseki’nin konuşmasını tekrar tekrar dinledim. İstanbul’da depremde yıkılacak binaların sayısı hakkında istatistik bilgiler verdi. Peki depremde yıkılacak olan evler ya da işyerleri hangileri? Korkarım ki depremsellikle ilgili istatistik bilgiler, fay hatları tartışmaları afetler karşısında izleyicileri hareket geçirmek şöyle dursun, pasifleştiriyor. Oysa fay kırılması felaket dediğimiz olayın yalnızca cisimleştiği an. Olayın cisimleştiği andan, yani felaketten önce ona uzanan bir dolu gelişme yaşanıyor. Aklıma öğrencilik zamanlarımda, “alternatif konut üretimi” gibi temalar altında çalışmalar yapan, benim de öğrencilik projelerimi etkileyen Mehmet Adam geldi. Ve onun 1989 yılında Bayındırlık Bakanlığı’na sunduğu afetlere karşı dirençli yerleşimler oluşturmak için iletişim programı ve pilot şehircilik deneyimi önerisi…
- Advertisement -

Bir ömür “Her şey çok güzel olacak” ile geçmez!

CHP’de genel başkanlık düğümünün, Ekrem İmamoğlu’nun yaptığı son açıklamayla çözüldüğünü söylemek mümkün. İmamoğlu, eğer 2024’te İBB Başkanı sıfatını muhafaza ederse, muhalefetin kanadın en kuvvetli ismi haline gelir. İmamoğlu’nun hedef çıtasını artık daha yüksek bir noktaya koyduğu, CHP Genel Başkanlığına değil Cumhurbaşkanlığına, söylenebilir. Peki, İmamoğlu’nun diğerlerinden ayırt eden bir fikri var mı? Hayır, yok. Onu gördüğünde seçmenin kafasında beliren bir düşünceden söz edilebilir mi? Hayır, edilemez. İmamoğlu, her toplantıda halkın üzerine onların hoşuna gideceğini tahmin ettiği mesajları boca ediyor. Fakat toplantı bitiğinde insanların aklında nerdeyse tek bir söz kalmıyor.

En Son Çıkanlar