GÜNÜN YAZILARI

Ahmet Vehbi’nin İstanbul Notları

Ahmet Vehbi’nin İstanbul Notları’nda bu hafta; cam şişe kumbaralarının yetersizliği, tuvaletlerdeki kafa karıştırıcı kadın-erkek logoları, rüzgârda uçuşan sigara külleri, Taksim Camii tuvaletinin kabinlerinin yetersizliği, sigara paketlerinin siyaha dönüşmesi ile Metro ve Marmaray çıkışlarının internete konulması gereği var.

Yangında ilk kurtarılacak kelime: ‘Sabotaj!’

Yaşadığımız yangınların bu sıcaklık ve nem koşullarında ‘normal’ olduğunu söyleyen uzmanlar anında linç yiyor sosyal medyada. “Bilim de neymiş, yarattığımız suçluyu elimizden alamazsınız” der gibiler. “Yakmadılarsa da yaktılar” gibi bir ruh hali… Oysa yalnız Akdeniz, Ege, Ortadoğu değil, dünya yanıyor.

Gidici olan belli! Peki gelen kim?

Efendim bu hafta başında, tam olarak pazartesi günü 19:30 itibariyle Serbestiyet yayın kurulu toplantısı yapıldı. Yazarların bile bilmediği bu olayı sen nasıl biliyorsun diye sorabilirsiniz. Cevap bende mahfuz kalsın, ama Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ile hiçbir ilgisi yok, bu kadarı yetsin.

Tanju Özcan vakası

Kontrolsüz ve plansız siyaset, sonunda toplumsal tepkiselliği beraberinde getirmiş durumda. Zaten büyük bir ekonomik sıkıntı içinde olan, işsizlik yaşayan, geçim derdine çare bulamayan halk kesimleri, Suriyeli sığınmacıyı bütün bu dertlerin nedeniymiş gibi görmeye başladı.
- Advertisement -

Wishful thinking

AK Parti’nin ağır sorunları var. Çözüm, öncelikli olarak, rasyonel bir tahlili gerektirir, “wishful thinking”i değil. Gerçi wishful thinking de iyidir ama Yasin Aktay’ın “AK Parti’ye ciddi bir kayış görüyorum” ve “Kopuş varsa da bunun Kürtlükle alakası yok” cümlelerinde olduğu gibi abartıldığında insanın kafasını duvara çarpması ihtimali de yüksektir.

En Son Çıkanlar