ANALİZLER

“Fiili olarak Ogün Samast’ın tahliye edilmesini tartışmak çok anlamlı değil fakat simgesel olarak kolay sindirilebilecek bir şey değil”

Ali Bayramoğlu'yla Bugünler | “Ogün Samast cinayeti 17 Ocak’ta 2007’de işledi. Hatırladığım kadarıyla hemen bir hafta sonra 24 Ocak’ta yakalandı ve hapis yatmaya başladı. Aldığı toplam ceza yani cinayet ve ruhsatsız silah taşıma suçundan aldığı ceza 22 yıldı. Sonra içeride gardiyanlara saldırdığı için bir ceza daha almış 4 yıllık. Şimdi Hrant Dink davası açısından baktığımızda bir iyi hal tahliyesi değil bu. İyi hal 4 yıllık cezayla ilgili. Dink cezası ilgili ise kısmı kanunun emri gereği, süresi dolduğu için koşullu serbest bırakılma. Dolayısıyla burada Ogün Samast neden serbest bırakıldı diye itişip kakışmanın çok anlamlı olduğunu düşünmüyorum. Simgesel olarak değil, fiilen tabii. Simgesel olarak Can Atalay içerideyken, Osman Kavala içerideyken böyle bir cinayetin failinin özgürlüğüne kavuşmuş olması kolay sindirilebilecek bir şey değil. Asıl soru ve sorun şudur: Samast tahliye edildiği gün Dink davası nerede? Dink davasının arka planı aydınlanabildi mi? Adalet sağlanabildi mi?”

“Bütün dünyada hava İsrail’in aleyhine dönüyor”

Yalım Eralp: “Dünyada hava süratle değişiyor ve İsrail’in bir asra yakın Holokost ve 7 Ekim saldırısından sonra kazandığı sempatiyi çok çabuk Netanyahu’nun erittiğini görüyoruz. İsrail neden kaybediyor havayı? Çünkü okullara, hastanelere saldırıyor. Bu hafta içerisinde benim kişisel tahminim BM’ye bir karar tasarısı getirilecek. Ve artık ABD’nin ateşkesi veto etmesi kolay değil.

ANALİZ | Anayasa Mahkemesi, Yargıtay’ın iddia ettiği gibi esasa girdi mi?

Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin kararının temel gerekçelerinden biri AYM’nin Can Atalay kararında esasa girdiği ve böylece süper temyiz mahkemesi gibi davrandığı. AYM, Can Atalay’la ilgili yargılamadaki deliller ve vakıalarla ilgili bir hüküm kurmuyor. AYM, kararında sadece seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkı ile kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlâl edilip edilmediğiyle ilgilenmiş, dosyanın esası hakkında bir fikir ifade etmediği gibi bununla ilgili bir hüküm de kurmamış. Bu manipülasyonla AYM’nin yetki aşımı yaptığı algısı oluşturulmaya çalışılıyor.

Ali Bayramoğlu: “Erdoğan’ın açıklaması bu işin arkasında durduğunu ya da mimarı olduğunu ortaya koyuyor”

Ali Bayramoğlu ile Bugünler: “Bu durum iktidarın gittiği istikameti gösteriyor. Yeni Türkiye’de her şeyin tek lidere bağlı olduğu, onunu gözünde kaçak yapan yerlerin ise kapanmaya, tıkanmaya çalışıldığı bir resim var ortada. Sadece Mehmet Uçum’un açıklaması bile bu kararın ne kadar siyasi, ne kadar iktidarla ilintili, iktidar ideolojisi etrafında alınmış, hukuk dışı fiili darbe gücünde bir karar olduğunu gösteriyor. Bugün Erdoğan’ın ‘AYM eleştirilebilir, mahkemeler arası çatışma için yeni anayasa gerekir’ sözleri, bu işin arkasında durduğunu ya da mimarı olduğunu ortaya koyuyor.”
- Advertisement -

“Burada karanlık bir yer var ve basının görevi onun üzerine gitmektir”

Ali Bayramoğlu: “Tolga Şardan’ın tutuklanması da son dönemde artan gazeteci tutuklamaları gibi. Ama bir farkı var. Devlet içerisinde bir dizi kargaşaya, bir dizi karanlık noktaya çomak sokulmuş duygusu veren ve çomak sokmanın yarattığı tepki sebebiyle yaşanan bir tutuklama görüntüsü var karşımızda. Yani karanlık bir iş var, pis bir iş var, birilerinin çıkarlarına dokunuldu da bu tutuklama geldi duygusu pek çok gazetecide mevcut.”

En Son Çıkanlar