Yazarlar

Sıkıcı hakikatler yerine heyecanlı yalanlar…

Ezbere, sahte, siyaseten faydalı hakikatler aynı zamanda hakiki bir yüzleşmenin yapılmasının önündeki de en büyük engel haline geliyor. Karmaşık ve utandıran hakikatler yerine, heyecanlı ve temize çıkaran yalanlar sevildiği sürece de gerçekler ortaya çıkmayacak.

Demokrasinin iç düşmanları: popülizm, ultraliberalizm, mesihçilik

Mesihçi siyaset, kibirli bir güç kullanımı içerir ve demokrasinin temel ilkelerini kendi dışındakiler için geçerli addetmez. İnsanlar hiçbir zaman eşit değildirler ve özgür olmaları halinde eşitsizlikleri derinleştirirler. Egemenlik eşitsiz bir özgür insan topluluğuna ait olduğunda ise dünyanın düzeni büsbütün bozulacağı için aleme nizam vermesi gereken birileri her zaman olmalı, o da “en demokratik” dogmalara sahip uluslardan çıkmalıdır.

MasterChef: Zamanın Efendisi

Hayatın tıpkısı olması bir yana… Seyredeni de o hayatın, stüdyodaki o habitatın içine alıyor, onu da “dizi”nin kadrosuna katıyor. Her akşam seyrede seyrede kahramanlarına alışmak, onları hayata eklemek bir bakıma kaçınılmaz. Zira alışkanlık, postu en kolay serdiğimiz zaafların başında geliyor.

Birol Ünel, Cahit ve “Duvara Karşı” hızla giden hayatlar…

Cahit’lerden bahsedince aklıma Edip Cansever’in bu şiiri geliyor. Böyle hafif öz eleştirilerle birlikte, “bakımsız” hayatlar güzellemeleri pek çoktur “İkinci Yeni”de de. Bu incecik şiirlerde de çok geçer rakılar, şaraplar, içmeye sığınmaklar. Ama hep “biz” olarak, büyük sofralarda ve arkadaşlıkla beraber. Biraz daha az yıkıcı olmasının belki de tek mantıklı açıklaması budur.
- Advertisement -

Amel defteri

Başkasını bilmem ama, muhtemelen bizim kadar abartmazlardı, biz “takım kurma” ve “takım olma” işini çok ciddiye alırdık. İçimizdeki “adam olacak çocuk” Ömer, sonradan öğretmen...

En Son Çıkanlar