Yazarlar

Çok kollu canavar

Çocukluğumda masallardan, filmlerden homurdanan canavarlar ya da hayal gücüyle korku nesnesine dönüştürülen insan-hayvan “yaratık”lar âlemi daha sadeydi sanıyorum. Zamanla çeşitlendi sanki. Trafik, enflasyon, “üç harfiler” filan derken, ahtapot da bugünlerde güncellendi. Ben onu çocukluktan da tanıyorum, adını 10 yıl önce resmileştirmedikleri “Derin ahtapot”tan da…

Kandil kayak merkezi olur mu?

Bir KYB yetkilisi “peki Kandil ne olacak” sorusuna şöyle espriyle cevap veriyor: “Kayak pisti olur. Biraz riskli bir kayak pisti olur tabii, pistten çıkan mayına basabilir.” Uzun yıllar dağlara ve silaha sığınan Irak’taki Kürtler, artık böyle anılmak istemiyor. Barzaniler ve Talabaniler bu devrin Kürtler için kapandığını söylüyor. Bu devir PKK için de aslında bu yüzden kapanıyor. Direnen sadece zamana karşı mücadele eder…

Bahçeli’nin komisyon önerisi üzerine bir değerlendirme

Meclis, 1 Temmuz’da tatile girmeden önce komisyonun ilan edilmesi sembolik ve pratik açıdan önem taşımaktadır. Komisyonun kurulması için silahların teslimi sürecinin tamamlanması beklenmemelidir. Numan Kurtulmuş ve Ömer Çelik'in komisyonunun kurulmasını silahsızlanmanın başarıyla tamamlanması şartına bağlaması ciddi bir çelişki yaratmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin vatandaşları için yapacağı her türlü yapısal reform, demokratikleşme adımı ve anayasa değişikliği; bir terör örgütünün atacağı ya da atmayacağı adımlara bağlı kılınamaz.

Romanya, demokrasi uğruna demokrasiyi nasıl askıya aldı?

Romanya, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Rusya karşıtı adayları engellemek için demokrasiyi askıya aldı. NATO ve AB karşıtı siyasetçilerin adaylığı engellendi, Anayasa Mahkemesi soyut iddialarla radikal sağcı adayın kazandığı seçimleri iptal etti, iptal edilen seçimlerde birinci olan aday anayasal düzene başkaldırmaktan gözaltına alındı. Belki Putin’in istediği aday kazanamadı, ama Romanya demokrasi uğruna demokrasiyi askıya alarak Putin’e istediğini verdi ve giderek artan otokrasi rüzgarını besledi bile.
- Advertisement -

Modern ve mahrem

İkinci Mahmut ve Mustafa Kemal’in takip ettikleri projeden sonra zihinlerde uyanan soru şudur: “Batı-dışı modernleşme mümkün mü?” Ernest Gellner’e sorarsınz, batı modernitesi biriciktir, taklid edilemez, aktarılamaz, uyarlanamaz Nilüfer Göle, belki de bu durum tespitini göz önüne alarak bu soruyu sordu, üzerinde çalıştı, başkasının da bu soruyu bu kadar net sorduğuna muttali olmadım. Bu açıdan soru değerliydi, Ahmet Çiğdem neden bu soruyu küçümsüyor, anlayamadım.

En Son Çıkanlar