Yazarlar

‘Birlik beraberlik gerek’ derken…

‘Milli menfaatler’ sözcüğü araya sıkıştırılınca, muhalefet zorlanıyor. Çünkü toplumun ağırlıkta olan kesimi, milliyetçi söylemlerin cazibesine kolayca kapılabiliyor. Kitlesel karakterdeki geniş muhalefet cepheleri, ‘dış politikada yapılan yanlışları’ açık yüreklilikle söylemek yerine ‘milliyetçi pusu’ya yatmayı tercih edebiliyor, milliyetçilik yarışına çıkabiliyor. Gerçek, sisler arasında kaybolup gidiyor.

“Mülteciyim Yüreğine Sığınmaya Çalışan” *

Ortada sorun var, sorumlu yok; suç var, suçlu yok! Ama birilerinin refahı, zenginliği uğruna yerinden yurdundan edilmiş insanlar, kadınlar, çocuklar var. Bu koca dünyada kendilerine yer bulamayan “vatansız insanlar” diye bir büyük kategori var.

Soykırım eşiği: Türkiye için olgunlaşma fırsatı

Türkiye’nin soykırım meselesinden etkilenmeyecek bir noktaya gelmesi, bu meseleyi aşması ‘büyümesini’ gerektiriyor. Ama bu silahla, fabrikayla, yol ve köprüyle olmuyor… Zihnin içinde ‘büyümek’, kendini ve benzerlerini anlamak gerekiyor. Nitekim bunu yapmadan ne kendini ne de benzerlerini sevmek de mümkün değil.

Hrant ve Etyen Meclis’te konuşmuştu

Etyen Mahçupyan, 16 sene sonra o buluşmayı şöyle özetledi: “Meclis’te bir oda. 25 kişi kadar. Önce Hrant ve ben konuştuk. Tarih anlattık ve Ermenilerin, Türkiye’de Ermenistan’da meseleye nasıl baktıklarını ilettik. Bizden sonra hatırladığıma göre iki kişi olayın farklı yönlerine, Türklerin duygularına işaret etti. Ancak söylediklerimize itiraz eden olmadı."
- Advertisement -

“Babanız Atatürk”

Falih Rıfkı Atay’ın “Babanız Atatürk” kitabı, nihayetinde bir propagandan kitabı. Ne var ki Türkiye’de eğitim müfredatındaki Atatürk anlatısı da üç aşağı beş yukarı bu minvaldedir. İnsanüstü bir şahsiyet olarak sunulması ve yasa ile korunma altına alınması, Atatürk hakkında doğru değerlendirme ve tartışmaların yapılmasını mümkün olmaktan çıkarıyor. Bir romancının kurgusal bir karakterinden bile Atatürk’e hakaret çıkartılabiliyor.

En Son Çıkanlar