Olayların beldesi, bir milyonu aşkın nüfusuyla İstanbul’un en büyük ilçesi Esenyurt, Sedat Peker’in son tweetlerinin konusunu oluşturunca her zamankinden daha popüler bir hale geldi. Ben bu satırları yazarken (8 Temmuz, gece), Sedat Peker de 15 Temmuz’dan birkaç hafta sonra Süleyman Soylu’ya ait olduğunu iddia ettiği Kalaşnikofların Esenyurt-Balat arasındaki yolculuğunu anlatıyordu. Bu kavgacı ve huzursuz ilçe bir zamanlar durgun bir göl kadar sakin ve huzurluydu. Çocukluğumun 5-9 yaş arası orada geçti. Nedense şimdi -ilk defa- anlatma ihtiyacı duyuyorum.
AK Partili kadınların kurduğu kadın kuruluşlarının temsilcisi Balat’ın sözleri, çok netti. Bu tartışma, sorunun iktidar muhalefet sorunu olmasının ötesinde, bir erkek egemenliği sorunu olduğunu bir kez daha gösterdi. İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmenin asıl nedeni, iktidar partisi içindeki erkek egemen zihniyetin ayağa kalkmasıydı.
MetroPoll’ün Haziran araştırmasına göre, Meclis’te grubu bulunan beş partiden dördü (AK Parti, CHP, HDP ve İYİ Parti) seçmenlerini büyük oranda etrafında tutmayı başarabiliyor. Dördünün de 24 Haziran 2018’de kendisine oy veren seçmenlerin %70’inden fazlasının oyunu yeniden alacağı görülüyor. Fakat MHP’de durum farklı, bu partide bir çözülme var. MHP seçmenlerinin sadece %45’i partisine yeniden oy vereceğini ifade ediyor.
Bugün yoksulluk trendi tersine dönmüş durumda, yapılan araştırmalara göre orta sınıf yüzde 15 düzeylerine geriledi. İnsanlar uzun yıllardır günlük rutinleri olan alışkanlıklarını terk ediyor, ihtiyaçlarını değiştiriyor, eskiden daha rahat yaptıklarını şimdi o kadar rahat yapamıyor ve bundan şikayetçi oluyorlar.
Bahçeli diyor ki, istediğim gibi karar vermezsen emekliliğinde de elimdesin, sana rahat huzur verdirmem, kül ederim! Yani yargıyı eleştirmiyor, kınamıyor, külliyen tehdit ediyor.