E-devlet portalında adınıza tanımlı e-imzaları görebileceğiniz bir alan var. Bu çok değerli. Aynı banka hesapları ya da sim kartlar gibi. Ama bu kontrolleri vatandaş olarak biz düzenli yapmadıkça yine açık veriyoruz. Burada mesele yalnızca teknoloji değil; aynı zamanda sistemin mantığı, kime ne kadar güvendiğimiz ve hangi “mühürlerin” kimin cebinde olduğudur.
Bugün koyu milliyetçi olarak andığımız Ömer Seyfettin bir zamanların -hadi liberal demeyelim!- önde gelen özgürlükçülerindendir. Olgunluk döneminde Serbest Fikir’de yazar. Her türlü baskıya karşı düşünce özgürlüğünü ve serbestliği savunur. Denebilir ki millilik ancak ve sadece özgürlükle ve serbestlikle kendini bulabilir, o nedenle her türlü baskının, sınırlamanın ve sansürün kendisi bizatihi gayri-millidir, toplumun gerçek anlamda kendini bulabilmesinin, kendini sevebilmesinin ve kendine gelebilmesinin önündeki en büyük engel, baskı ve otoriterliktir.
Habercilikle ilgili yazı dizisine dönüşen örnekler, en ağır “meslekî benzetme”lere de imkân/ilham veriyor maalesef. Türkiye’de bizâtihi felâkete dönüşen “felâket haberciliği” de öyle… Sadece yaşanan facialarda, o tanıya uyan ağır sorunlarda, dertlerde yapılan “gazetecilik”e dair bir mecâz-ı mürsel değil. Gazetecilik yapmaya çabalayanların, hatta sosyal medyada görüşünü, sorularını seslendiren “x”zedelerin başına gelen felâketlere de uyuyor.
Beyaz Saray’daki Aliyev-Paşinyan barış anlaşmasıyla Azerbaycan ve Ermenistan sınırlarının dokunulmazlığını da kabul etti. Bu anlaşma Ermenistan’ın 1993’de Dağlık Karabağ’ı işgalinden bu yana kapalı olan ve Ermenistan’ın Türkiye ve Azerbaycan sınırlarını resmen kabulü şartına bağlanan Kars Akyaka sınır kapısının açılmasının da önünü açabilir. Garo Paylan, Erdoğan’a seslendi: “Sayın Erdoğan: Türkiye-Ermenistan sınırını hemen açın! Ermenistan-Türkiye-Azerbaycan halklarını kucaklaştırın. Hemen atalım bu adımı…”
SDG'nin Haseke'de düzenlediği ve Süveyda’da İsrail desteğiyle özerk yönetim kuran Dürzi lider Hicri, Alevi temsilcilerin video konferansla katıldığı toplantı Şam ile SDG arasındaki 10 Mart Mutabakatı’nı sarsıyor. Şam, "ayrılıkçı isimlerin" bu toplantıya katılımı nedeniyle, Fransa'da Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile yapılması planlanan toplantıya katılmama kararı aldığını açıkladı.