Putin’in kendi halkı hakkında sarf ettiği sinek benzetmesi hiç de yabancı gelmedi bana. Halk ayaklanmasının başlamasından 3 ay sonra Esed de rejim muhaliflerinin 'mikrop' olduklarını söylemişti: “Bir toplumu bulaşmış olduğu mikroplardan tamamen arındırmak belki mümkün değildir, ama büyük bir kısmını temizledikten sonra geri kalanlarını etkisiz hale getirebiliriz…” Bu aşağılayıcı dilin çok bildik bir rolü var: Muhalifleri insanlık sıfatından soyutlayarak yok edilmelerini meşrulaştırmak...
ABD bayrağı yakmanın dahi ifade özgürlüğü olduğunu söyleyen bir hukuk düzenine sahip Amerika hızlı bir şekilde sivil “Mccarthy” dönemine sürükleniyor. Smith’in tokadı da aslında bir iptal tokadıydı. Smith, şakayı duyduğu zaman bir sözle, şiddet veya baskı içermeyen bir cevapla karşılık vermeyi düşünmedi dahi. Onun için bu kabul edilemez, dile getirilemez bir sözdü. Sözün kamusal alanda söylenmesi, sarf edilmesi onun problemiydi. Bu nedenle sahneye çıktı ve Chris Rock’u bir nevi “iptal etti.”
Aydın, bir tiyatro oyuncusu ciddiyetiyle anlatmaya başladı: “İlhan abi, bu yeni program, köşe yazısı yazma programı. Belli başlı verileri veriyorsun, senin yerine yazıyı o yazıyor.” İlhan Abi heyecanlandı, “Nasıl yani?” Aydın, ayağa kalktı: “Abi, örneğin İlhan Selçuk yazısı yazmak istersen, “cumhuriyet”, “aydınlanma”, “Atatürk”, “milli mücadele”, “laiklik” gibi temel sözcükleri veriyorsun, bu program sana kısa süre sonra bir İlhan Selçuk yazısı çıkarıyor.” İlhan Abi inanmış gibi yaptı. Sonra gülmeye başladı.
Araştırmaya göre Kürtler kendilerini en çok sırayla Müslüman, Özgürlükçü, Dindar, Demokrat, Muhafazakar, Kürt hakları savunucusu, Kürt milliyetçisi olarak tanımlıyor. Müslüman diyenlerin oranı yüzde 41. Kürt milliyetçisi diyenlerin oranı yüzde 10. AK Partili Kürtler kendilerine daha çok Müslüman, Dindar, Muhafazakar derken, HDP’liler Özgürlükçü, Müslüman ve Kürt hakları savunucusu diyor.
Laik kesimin, kendi gibi olmayanın üzerindeki zorbalığa bu netlikte, bu açıklıkta bir karşı çıkışına ilk kez şahit oluyoruz. Fakat acaba bu itiraz ne kadar ilkesel? Muhafazakârlar, hak ve özgürlük telakkilerinin sınırlı olduğunu gösterdiler 20 yıllık iktidarlarında. Laikler de geçmişte çakmıştı bu sınavdan. Peki o sınavlardan gerekli dersler çıkartıldı mı? Bundan sonrası farklı olabilir mi? Adana’daki şiddete gösterilen yaygın tepkiye bakarak ne kadar umutlanabiliriz?