Ama galiba halkımız da siyaseten mültecilere karşı ama işlerine yarayan mültecilerin ülkelerine geri dönmesine herhalde izin vermez. Hayvanlarını otlatan Afgan çobanların, lokantalarında, tekstil atölyelerinde, sanayi sitelerinde, evde bakım işyerlerinde başkasının çalışmayacağı koşullarda ve ücrete çalışan Suriyelilerin ülkelerine geri gönderilmesini kim ister?
Trump’ın 2016 seçim zaferi nasıl dünyadaki birçok popülist liderin seçim kampanyalarına ilham olduysa, aynı Trump’ın 2021’de seçim sonuçlarını kabul etmemesi, bu süreçte kullandığı sloganlar, söylemler de seçimleri kaybeden popülistlere örnek olmaya başladı. İsrail’de seçim sonrası Netanyahu’nun koalisyon için “hile” demesi, Peru seçimlerinde Fujimori’nin “Sayımı durdurun” sloganı ve seçime giden Brezilya’da Bolsonaro’nun “Seçim sonuçlarını hile olmazsa kabul ederim” çıkışı maalesef Trump’ın örnek olmaya devam edeceğini gösteriyor.
Fastfood’un bir mânâ olarak envâi çeşidiyle dile, hayata yerleşmediği, dünya mutfaklarının pek görülmediği, kebap çeşitlerinin, misal İskender’in bile henüz yaygınlaşmadığı, “evlere servis”in dolaşıma girmediği o ilk dönemde, dışarıda yahut dışarıdan neyi, ne kadar, hatta niye yiyeceksin? Esnaf lokantasında annene nispet “ev yemeği” mi?
İkinci Dünya Savaşı’nın ardından İngiliz Futbol Federasyonu, Sovyet liginin şampiyonu Dinamo Moskova’yı dostluk maçları için davet eder. Sovyet rejimi bu maçlara büyük anlam atfeder. Dinamo, Sovyetlerin Batı’ya üstünlüğünü göstermelidir.