Altuğ&Güven Güzeldere ve Mahir Ilgaz’ın Açık Radyo’daki Bob Dylan’ın 40 yıllık müzik serüvenini şarkıları/düşünceleri/yaşamı eşliğinde işledikleri seri program, merak edenlerle gençler için iyi fırsattı. Malum, Nobel edebiyat ödülünü şarkı sözleriyle alınca yine gündem oldu. Yine dedim, çünkü Amerikan folk tınılarını 60 ertesi muhalif duyarlılıkların sesi olarak kullanırken star olup bu statüsünü “zamanların değiştiği” yarım yüzyıl boyunca sürdürmüş bir sanatçı.
.jpg)
Nobel edebiyat normal şekilde eserlerini kitap olarak yayınlayan sanatçılara verilirken, ilk kez melodi eşliğinde ve şarkı sözü olarak plak/kaset/cd şeklinde yayınlayan bir sanatçıya verilmiş oldu. Bu durum, zaten başlıbaşına bir aykırılıkken, konu Dylan olunca katmerleniyor. Tecrübeli ve güngörmüş bir muhalif olarak böyle dünyaca ilgilenilen ödüllerin, mesaj verilmek istenen konulara dikkat çekmek için iyi fırsat olacağının tabii ki farkında, hatta en sansasyonel vurgunun ödülü reddetmek olacağının da. Üzerlerine iki düğüm daha atmanın yolarını da kendi buldu. Öncelikle savaş, iklim dengesi vs. herhangi bir özgül ve/ya jenerik soruna işaret etmemekle, sessizce sistemik oldukları aşikâr sorunların tamamına birden işaret etmiş oldu. Pekiştiren hamle sessizliğini koruma özeniyle geldi. Ödülü reddettiğini Nobel kurumunun telefonlarına çıkmayarak belli etti. Siyasi konularla da meşgul bir muhalif olarak derdi Nobel kurumu olamayacağına göre gücü sesinde, zeki bir muhalif star olarak sessizliğin gücünü kullanma dersi verdi dosta-düşmana, aktiviste-pasifiste.
.jpg)