Reuters’in tecrübeli Ortadoğu muhabiri Timour Azhari, “üst düzey Orta Doğu yetkilisine” dayandırdığı haberinde Türkiye’nin PKK’lıların ülkeye dönüşü için üzerinde çalıştığı teklifi yazdı. 7 Kasım’da çıkan haber henüz yalanlanmadı: Teklife göre 1.000 sivil ve silahlı olmayan kişinin ilk aşamada, ardından bireysel taramalardan geçecek yaklaşık 8.000 militan dönecek. Türkiye yaklaşık 1.000 üst ve orta düzey PKK mensubunu geri almayı reddediyor, bunların Avrupa’da bir üçüncü ülkeye yerleştirilmesini istiyor. DEM Parti yöneticisi Tayip Temel, bazı PKK mensuplarının üçüncü ülkelere gönderilmesi fikrinin Türkiye tarafından gündeme getirildiğini doğruladı. Yasal düzenleme Kasım ayı sonunda parlamentoya gelebilir
Erdoğan, Azerbaycan ziyareti dönüşü konuştu: “Tarih vermeyeyim ama bu hafta inşallah Ankara’ya dönüşümüzle birlikte Sayın Genel Başkan ile irtibatları kurup randevulaşmamız halinde ya ben kendilerine bir ziyaret yaparım ya da kendilerini davet ederim, onların bizi ziyaretini temin ederiz. Aramızda zaten herhangi bir sıkıntı söz konusu değil. Malum Pazartesi günü 10 Kasım, Ankara’dayız. Döner dönmez de irtibatlarımızı kurar, adımı atarız.”
Bugün 84 yaşındaki Gannuşi’nin bedeni zayıflıyor ama düşünceleri hâlâ güçlü: “İslam, insanı özgürleştirmek için geldi. Diktatörlük, İslam’ın en büyük düşmanıdır.” Bu sözü, yıllar önce söylediğinde kimse bunun bir gün kendi hayatını özetleyeceğini tahmin etmiyordu. Şimdi o sözüyle yaşıyor, o söz uğruna özgürlüğünün gaspına açlıkla direniyor.
Bahçeli, 10 Kasım mesajında barış vurgusu yaptı: "Aziz Atatürk’ün emaneti asla zedelenmeyecek; nitekim güvenli, huzurlu, refah ve barışla bezenen, devamında yükseldikçe yükselen bir Türkiye’ye inanıyorum ki herkes şahit olacaktır."
Kavala evet, hiçbir suç işlemedi. Ama şiddetsizliği uğraşlarıyla inşa etmek için uğraşıp, didinerek çok daha radikal bir iş yaptı. Her iki tarafın da ezberlerini bozdu. Bu yüzden kendisine sıfatlar yakıştırıldı, infaz edilmeye çalışıldı. Düzenin aktörleri, “şiddetsizlik”le karşılaştıkları anda onu çarpıtmaya, ona paranoyak biçimler kazandırmaya çalışıyorlar. Onun özgürlüğüne kavuşmasının o “ekoloji”nin sırrının ifşa edilmesi ile mümkün olabileceğine inanıyorum. “Şiddet ekolojisi” mevcut düzenin sırrını gizleme işlevi görüyor. Kavala’nın bu “ekoloji “tarafından rehin alındığını düşünüyorum.