Seçmen CHP’yi merkeze çekti

Seçmenin bir ay geçmeden fikrini değiştirdiği yönünde yorumlar yapılıyor....

Zühtü Arslan’ın armağanı

Prof. Dr. Zühtü Arslan, bağırıp çağırmadan, parmak sallamadan, polemiğe girmeden, yani AYM eski başkanlarının birçoğundan hatırladığımız kişisel, sınıfsal veya siyasi reflekslerle manevralar yapmadan, sakin ve hukuku önceleyen bir AYM başkanı oldu; bir standart oluşturdu, görev süresi dolunca vakur bir şekilde ve zarif bir reveransla sahneden ayrıldı. Teşekkürler arkadaşım, dostlarını gururlandıran ve bu yazıyı yazdıran doğru duruşun için. Bir yaşam karşılığında kazandığın ve ülkeye bıraktığın bu armağan için.

Laik-seküler temelli muhalefet olmasaydı, büyük ihtimalle Türkiye de Putinleşirdi

Bütün otoriter iktidarlar iktidarlarını daha da mutlaklaştırmaya kuruludur; bunun sınırını muhalefetin gücü belirler. Mutlaklık ölçüsü olarak ‘Putinleştirme’yi alırsak, “Rusya neden Putinleşti de Türkiye direniyor” sorusunun cevabı ne olur? Gürbüz Özaltınlı, bu süreçte Türkiye’deki laik-seküler kesimlerin direnişinin rolünün “ihmal edilmemesi gerektiğini” yazdı. Ben bir adım daha atıp şöyle diyeceğim: Bu rolün, başka rollerin yanı sıra zikredilmekten çok daha fazlasını hak eden bir önemi vardı; temel önemdeydi ve devrede olmasaydı büyük bir ihtimalle Türkiye de Putinleşirdi.

ÖZEL RÖPORTAJ | Hüseyin Çelik: “Sarayda komünist bozuntusu, ne idüğü belirsiz adam racon kesiyor, parmak sallıyor. Sayın Cumhurbaşkanı buna nasıl müsaade ediyor?”

AK Parti kurucularından, eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, 31 Mart seçim sonuçlarını ve AK Parti’yi Serbestiyet’e değerlendirdi: “Her şeyden önce Sayın Cumhurbaşkanı kendisiyle hesaplaşmalıdır. En büyük yetki onundur. Başarıyı sahiplenip başarısızlığı başkasına mal etmek doğru bir tutum olmaz.” “Sayın Erdoğan’ın etrafında hasbî insanlar vardı şimdi ise hasbilik, yerini hesabiliğe bırakmış görünüyor.” “AK Parti kadrolarının önemli bir kısmı harcanmıştır. Kusura bakmayın, kadro hareketi olmaktan çıktınız.” “AK Parti, MHP’ye mahkum oldu. MHP’yle ittifak yüzünden Kürt oyları dip yaptı.” “CHP’li arkadaşlar samimiyse helal olsun derim.” “AK Parti fabrika ayarlarına dönerse yoluna devam eder.” “Ne idüğü belirsiz adam racon kesiyor, parmak sallıyor. Sayın cumhurbaşkanı, bu adamın bunu yapmasına nasıl müsaade ediyor?”

ÖZEL HABER | Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin: “HDP’ye kapatma davası, hak ihlaline sebebiyet vermeyecek ve kapatmayı son çare düşünen bir anlayışla...

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, AYM’nin yayımladığı “Zühtü Arslan’a Armağan” kitabındaki yazısında HDP’ye kapatma davasını değerlendirdi: “Anayasa Mahkemesi’nin 2010 yılını müteakiben başlayan bu yeni döneminde herhangi bir siyasi parti kapatılmadığı gibi elan devam eden Halkların Demokratik Partisi (HDP) davası da büyük bir titizlikle ve davanın görülme süreci herhangi bir hak ihlaline sebebiyet vermeyecek ve kapatmayı son çare olarak düşünen bir anlayış içinde görülmeye devam etmektedir.”

ANALİZ | Hasan Kılıç’ın vefatı sonrası İsmailağa’da ‘post kavgası’: Cübbeli harekete geçti. Ya damat, ya “muayyen şeyh”

Mahmud Ustaosmanoğlu’nun ardından alevlenen post kavgası Cübbeli Ahmet’in İsmailağa cemaatinden atılmasıyla sonuçlanmıştı. Mevcut Şeyh Hasan Kılıç’ın da vefat etmesi tarikatta yeni lider kim olacak sorusunu gündeme getirdi. Kılıç’ın ölümünün ardından Erenler Vakfı’nın da başkanlığını yapan Ustaosmanoğlu’nun damadı Mahmud Eren başa geçebilir. Ancak Eren’in yaşının genç olması dolayısıyla İsmailağa İstişare Heyeti yaşça ve konum olarak daha kıdemli bir ismi örneğin Ahmet Ustaosmanoğlu, Salih Topçu ya da Ramazan İlhan gibi bir hoca “muayyen Şeyh” olarak seçebilir. Cübbeli Ahmet ise İsmailağa İstişare Heyeti'nden önce davranarak kendi Şeyhini ilan etti. Cübbeli, kendi YouTube kanalında sabah saatlerinde yayınladığı bir videoda Mahmud Ustaosmanoğlu'nun Şeyhi Ahıskalı Ali Haydar Efendi ile bağlantılı olduğu belirtilen İbrahim Hocayı şeyh ilan etti.

PORTRE | Alman Cumhurbaşkanı’nı Filistin şarkısıyla protesto eden antikacı: Nevzat Onmuş

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier Çukurcuma’daki Masumiyet Müzesi’ni ziyaret etti. Masumiyet Müzesi’ni Steinmeir’e Orhan Pamuk gezdirdi. Müzenin karşısındaki antikacı Filistin bayrakları asıp “Leve Palestina” şarkısını çalarak Steinmeir’ı protesto etti. O antikacının adı Nevzat Onmuş. Eski felsefe öğretmeni, yazar, yayıncı, Cibran Kafe’nin eski sahibi. Antikacısının müdavimleri arasında komşusu Orhan Pamuk, MİT Başkanı İbrahim Kalın ve Kıvanç Tatlıtuğ var.

GÜNÜN ON MANŞETİ

ÇEVİRİLER

SANAL HAFIZA SERGİSİ

SON YAZILAR