Türkiye-Almanya ilişkilerini 60 kiloluk döner düzeltebilir mi?

Almanya’da güçlü bir ırkçılıkla mücadele mekanizmasını tesis etmeden, kurumsal ırkçılıkla hesaplaşmadan ve de İsrail-Filistin savaşı karşısında Almanya’daki Müslüman toplulukları kriminalize ettikten hemen sonra Sirkeci Garı’nda “aramızdaki köklü ilişkiler”den bahsetmek, oldukça talihsiz bir duruş. Steinmeier’in koca bir döner balyasının önünde kılıçla döner keserek kamuoyuna sunmak istediği misafirlerini doyuran sevecen dede imajı, Türk-Alman ilişkilerini ideolojiler üstü bir bağlama oturtmaya hizmet etmiyor. Steinmeier’in beklenenin aksine Ankara yerine İstanbul’a inmesi ve İmamoğlu ile görüşmesi, Berlin’in Türkiye’deki muhalefete desteğinin açık bir göstergesi. TAZ Gazetesinden Jürgen Gottschlich’e göre bu buluşmanın arkasında finansal bir destek potansiyeli de var.

Kediler birer melektir….

İki farklı tabiat, beklenti, tür arasında ilişki, ortaklık, dahası iletişim kurmak bir meseledir.Ama kediler öğretirler. İnsana ilişki kurmanın, ortak dil üretmenin yegane yolunun, karşısındakinin tabiatını, beklentilerini, endişelerini dikkate almak olduğunu gösterirler.Zamanla bedeniniz bile gevşer, hareketleriniz birbirine uyar, adımlarınız sakinleşir.Her birinin kendine bir has ayrı bir şahsiyet olduğunu keşfedersiniz.

Diyarbakır’da 35 bin kişi İstiklal Marşı’nı ayakta dinledi; Diyarbakır normalleşme istiyor

Pazar günü 35 bin kişilik stat, eş başkanlar orada, yaklaşık 8 milletvekili var, 6’sı DEM Parti’li. İstiklal Marşı okundu, herkes ayakta, sonrasında alkışlandı. Ha şimdi İstiklal Marşı’nda ayağa kalkan adam neden belediyede kapalı kapılar ardında hakaret etsin ki? Ki eğer öyle bir şey varsa da toplum buna da tepki gösterir, ‘kardeşim biz sizi bunun için seçmedik, siz işinizle uğraşın’ der.

Amerika’da yeni 68 kuşağı hareketi mi? : Filistin protestoları üniversitelerde yayılıyor, kampüslere polis girdikçe gösteriler büyüyor

ABD’de İsrail’in Gazze’deki işgal ve katliamına karşı öğrenci protestoları Columbia’dan MIT, Harvard, Yale, Texas, NYU, Kaliforniya Eyalet, Minnesota, Güney Kaliforniya üniversitelerine yayıldı. Polisin sert müdahalesi ve gözaltılar, tepkileri büyütüyor. 68 hareketinin doğduğu Paris’te de öğrenci protestoları başladı

Şimdi de beyaz üstünlükçülük ve anti-küreselci komplolar: Efe İstanbul doğumlu, babası Türk, annesi Gineli, babaannesi “Alman ajanı” değil!

İmamoğlu’nun Taksim’de 23 Nisan kutlamasında elinde Atatürk resmi olan bir bayrak tutan siyahi bir çocukla fotoğrafı, sosyal medyadaki yeni ırkçı dalganın malzemesi oldu. “Türkiye’nin ulusal yapısını değiştirmek isteyen küresel bir saldırının parçası olarak bilinçli” bir şekilde bu fotoğrafın verildiğine inanan mülteci karşıtı hesaplar, çocuğu İmamoğlu’nun yanına getirdiği görülen bir kadını da “Alman ajanı” ilan etti. 8 yaşındaki Efe Ercan’ın babası Türk, annesi Gineli. İstanbul’da doğup büyüyen Efe Ercan’ı İmamoğlu’nun yanına getiren ‘Alman ajanı’ ise babaannesi. Baba Emre Ercan: “Ben neden insanı duygularını kaybetmiş insanlara açıklama yapmak zorunda kalıyorum?”

Çorlu Tren Katliamı Davası’nda karar açıklandı: 9 sanığa 8 yıl 4 ay ile 17 yıl 6 ay arasında hapis cezası

2018'de 7'si çocuk 25 kişinin can verdiği Çorlu'daki tren kazasına ilişkin davada karar çıktı. Dava sonucu 9 sanığa 8 yıl 4 ay ile 17 yıl 6 ay arasında hapis cezası verildi. Dönemin TCDD birinci bölge müdürü Nihat Aslan hakkında 15 yıl, TCDD birinci bölge bakım müdürü Mümin Karasu'ya 17 yıl 6 ay, TCDD birinci bölge bakım müdür yardımcısı Nizamettin Aras'a 8 yıl 4 ay hapis cezası verildi.

Solun Kültür Serüveni – 8 | Halil Berktay: İlk Devrim, İlk Aşk

Fransız Devrimi son plansız, programsız, kastedilmemiş, niyetlenilmemiş, gerçekten spontane devrimdi. Sonraki devrimlerde hep, devrim yapmayı (yani siyasî iktidarı şiddet yoluyla devirmeyi) amaçlayan bireylerin, grupların, partilerin, programların, platformların… önceden varlığı söz konusu oldu. Fransız Devriminde ise yoktu böyle bir şey. Daha geride, Aydınlanma’da da devrim fikri mevcut değildi. İlk aşk ağır bastı. Aşağıdanlığa, ayaklanmacılığa, baldırıçıplakların gök katlarını fethetmesine hayranlık, terazinin diğer kefesindeki pek çok şeyi affettirdi. Devrimin (muazzam) bedeli küçümsendi, asgarîleştirildi, “kurunun yanında yaş da yanar” veya “yumurtaları kırmadan omlet yapamazsın” gibi soğuk ve nasırlı aforizmalarla geçiştirilmeye çalışıldı

GÜNÜN ON MANŞETİ

ÇEVİRİLER

SANAL HAFIZA SERGİSİ

SON YAZILAR